Hastalar Risalesi'ni Anlamaya Doğru: Onuncu Deva

"Ey lüzumsuz merak eden hasta! Sen hastalığın ağırlığından merak ediyorsun. O merakın senin hastalığını ağırlaştırır.Hastalığın hafifleşmesini istersen, merak etmemeye çalış. Yani, hastalığın faydalarını, sevabını ve çabuk geçeceğini düşün, merakı kaldır, hastalığın kökünü kes." Onuncu devanın anahtar kelimesi olan merak, negatif düşünceler, vesvese ve kuruntular halinde, sağlık problemlerini olumsuz etkileyerek, hastalıkların da kronikleşerek derinleşmesine neden olur. Halbuki sağlıklı ve düzenli bir yaşam sürdürebilmek amacıyla olumlu düşüncelerin, zihin ve bedene pozitif destekler sağladığı, bilimsel bir gerçektir. Hastalıkların seyri esnasında olumsuz hayaller kurup, hastalık tablosunun giderek kötüleşebileceğine üzüldüğümüzde, bu olumsuz hayal ve düşüncelerin, hiçbir fayda sağlamayacağı gibi, bağışıklık sisteminin çökmesine neden olabilecektir. Vücuttaki savunma ve yenilenme mekanizmalarının fonksiyonları da, devre dışı kalacağından, organizmada çöküş hızlanacaktır. Bunun aksine, hastanın olumlu düşünce ve hayalleri, bu şartlarda iyileşme sürecine güçlü destek sağlayacaktır. Hastalık nedeniyle sarsılan psikolojik denge "psikolojik açıdan gergin olduğumuz sürece, kaslarınız da gergin olacaktır. Yaralarımız ister içsel, ister fiziksel olsun, iyileşme için İÇSEL RAHATLAMA şarttır. Gerginken, kaygılıyken, baskı altındayken bedenin de, zihnin de KENDİSİNİ ONARMASI mümkün değildir." (1) Hastalıkların insan organizmasına verdiği zararları azaltarak, olumlu ve sağlıklı sonuçlara kavuşulmasında, pozitif düşüncenin mucizevî etkisi unutulmamalıdır. Kesinlikle bilinmelidir ki, hastalıkların organizmaya sağladığı faydalar, günah kirlerinden arındırma ve şifa kaynağından gelecek acil yardımı ümit ederek, hastalığın beslendiği olumsuzlukları kökünden keser, atar. Negatif düşüncelerin etkisiyle, hastalık korkusundan bunalan insanın psikolojik durumuna dikkat çeken, İngiliz düşünür James ALLEN (1864-1912) DİYOR Kİ: "Korku düşüncelerinin bir insanı MERMİ KADAR HIZLI öldürebildiği bilinmektedir ve kesinlikle insanları yavaş yavaş öldürdüğü bir gerçektir. Hastalık korkusu taşıyan insanlar, hastalığa kolayca yakalanırlar. Endişe hızla tüm bedeni çökertir ve onu hastalığa karşı savunmasız hale getirir, kötü düşünceler kısa sürede sinir sistemini mahveder. Saf, güçlü ve mutlu düşüncelerse bedene kuvvet ve güzellik aşılar. Bir insan düşüncelerinde değişiklik yapmayıp, yalnızca beslenme alışkanlıklarını değiştiriyorsa, bir fayda