Sur'dan Troya'ya, başkentten Beyoğlu'na...

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, Kültür Bakanlığı kadar üzerinde idari değişiklik yapılmış bir başka bakanlık yoktur dersek mübalağa etmiş olmayız. Bu hakikat, Kültür Bakanlığı'nın, kendi öz tarihini araştırdığında keşfettiği ayrıntılarla da sabit. Bugüne kadar bir kez Milli Eğitim Bakanlığı, iki kez de Turizm Bakanlığı ile birleştirilen ve sonra da ayrılan Kültür Bakanlığı; bugün yine Turizm Bakanlığı ile bir. Türkiye'de kültür ve turizmin, bir bakanlıkta faaliyet göstermesinin içinde bulunduğumuz tarihsel koşullarda Türkiye'ye önce turizm, sonra da kültür açısından yararlı olduğunu söyleyebiliriz. Festivallerin turizme katkısı büyük. Ekim ayının en önemli kültür festivalleri, Türkiye Kültür Yolu Festivalleri adıyla yapılıyor. İstanbul, Ankara, Çanakkale, Konya ve özellikle Diyarbakır'da düzenlenen kültür festivalleri bu anlamda büyük heyecan yarattı. Bütün bu festivallere Kültür ve Turizm Bakanlığı ev sahipliği yapıyor. Kültür Yolu Festivalleri, geçtiğimiz yılın Ekim ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılan Atatürk Kültür Merkezi'nden başlayan ve İstiklal Caddesi üzerinde bir rotayı takip eden Beyoğlu Kültür Yolu'nun kurulmasıyla başlamıştı. Beyoğlu Kültür Yolu, pandemi sonrası dönemin en coşkulu festivaliydi diyebiliriz. BEYOĞLU KÜLTÜR MERKEZİ DEĞIL MI Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katıldığı Atlas Sineması'nın açılışının, Beyoğlu ilçesiyle ilgili son dönemlerde gündeme gelen, "Beyoğlu kültür merkezi olmaktan çıkıyor" yargısının başlı başlına bir tekzibi olduğunu düşünüyorum. Eskiden kültür ve sanatın merkezi olan Beyoğlu'nun, yakın bir geçmişte bu zenginliğini kaybetmeye başladığı tezlerinin de etkisiyle geçtiğimiz yılki festivalden bu tarafa Beyoğlu'nu özellikle takip ediyorum. Geçen yıl da, bu yıl da ilçede düzenlenen etkinliklerin, konser, sinema, tiyatro, sergi ve söyleşi programlarının kağıt üzerinde bile takip edilmesi zor. Bir başka deyişle "Haydi bugün Beyoğlu'na gidip katılalım deseniz" o kadar çok alternatif bizi bekliyor ki. Kültür sanat merkezlerinin sayısı, özel tiyatrolar, sanat merkezlerindeki sergilerin çeşitliliği artmış durumda. Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız'a, Beyoğlu'nun o eski merkezi konumunu kaybedip kaybetmediğini ve vatandaşların Kültür Yolu'na ilgisinin etkinlik sayılarıyla paralel olup olmadığını sordum. Yıldız, "Ben devamlı Beyoğlu'ndayım, gençlerle iç içeyim. İnanın sanat merkezlerinin sergilerinden festivallere kadar öylesine yoğun bir program var ki Beyoğlu'nda, eskiyle kıyaslama yapmak için kasıt aramanız lazım" diyor. Yıldız, kabaca 'Beyoğlu çok bozuldu' cümlesiyle özetlenebilecek yaklaşımdan da şekvacı. Şöyle diyor: "Her gün tanıdığım, bildiğim arkadaşlarla karşılıyorum Beyoğlu'nda; Atatürk Kültür Merkezi'nde, Atlas Sineması'nda gerçekleşen etkinliklere bilet bulamamaktan şikâyetçiler. Biletler satışa çıktığı gün tükeniyor, bazısı birkaç saatte bitiyor. Sonra bir gazeteci arayıp 'Efendim, Beyoğlu kültür-sanat merkezi özelliğini kaybediyor, ne diyorsunuz' diye soruyor. Buna nasıl bir cevap vereyim, önyargı artık bu. 'Gelin bir gün birlikte gezelim Beyoğlu'nu, kendiniz görün'