Dışarıdan bakanların gördüğü

Uluslararası kuruluşların ya da kısaca başka ülkelerden Türkiye'ye bakılarak yapılan yorumlar ekseriyetle ülkemizi idare edenleri memnun etmese de, hakikat değişmiyor."Bizim bize yaptığımız" propagandalarla işler yürüse elbette idareciler memnun olurdu, fakat Türkiye ve dünya şartları çok farklı. Hep tekrar edildiği üzere artık dünyamız bir 'köy' haline geldi ve köyün bir başında yaşananlar diğer köylüleri de ilgilendirip meşgul ediyor. Geçenlerde uzun yıllar Amerika'da çalışan ve ara sıra yine ziyarete giden bir iş adamı, "Amerikalılarla tartışıp, 'Yıkında bize muhtaç olacaksınız. Ekonomik olarak size geçeceğiz' dediğinizde size sadece hayretle bakarlar" diye 'dışarıdan bakış'a misal veriyordu. Peki, içeriden bakanların büyük bir kısmı resmi propagandalara inanıp 'dünyanın bizi kıskandığını' düşünmüyor mu Dışardan bakışa bir misal daha var. Haber şöyle: "Uluslararası Af Örgütü tüm dünyada insan haklarının durumunu mercek altına aldığı yıllık raporunu yayımladı. Raporda Rusya'nın Ukrayna işgalinin sayısız savaş suçuna yol açtığı, küresel bir enerji ve gıda krizini beraberinde getirdiği ve halihazırda zayıf olan çok taraflı sistemi daha da bozmaya çalıştığı belirtildi. Raporun Türkiye bölümünde 'insan hakları krizine ek olarak milyonlarca kişi için yaşam maliyeti krizinin derinleştiği' tespiti yer aldı. Af Örgütü'nün raporunda, Türkiye'de ifade özgürlüğü ve gösteri ve yürüyüş haklarının bu yıl da en önemli sorun olduğu, 2022'de tüm bu sorunlara bir de yüksek enflasyon ve yoksulluğun eklendiği belirtildi. Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard, Türkiye'de ifade özgürlüğünün yanı sıra, muhaliflerin bastırılması, gösteri yapma hakkı ve kadın haklarında da gerilemeler yaşandığını belirtti." " (voaturkce. com, 28 Mart 2023) Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard raporun sunumunda ayrıca, "Rusya'nın Ukrayna'yı işgali, devletlerin uluslararası hukuku çiğneyebileceklerini