Şeytanın ramazana özel tuzakları

Gazali'yi izleyen, hatta ona bazı konularda düzeltmeler yapan İbnü'l-Cevzi adlı büyük bir alimimiz ve onun "Telbîsü İblîs" adlı ilginç bir kitabı vardır. Şeytanın hangi meslekte olanları, hangi konumda bulunanları nasıl hilelerle yoldan çıkardığını anlatır. Alimleri, âbidleri nasıl suret-i haktan görünerek yanılttığına misaller verir. Bunlar için ilham aldığı ayeti kerime şudur:Şeytan lanetlenince Allah'tan kendisine zaman vermesini ve kullarını yoldan çıkarmasına müsaade edilmesini istedi ve dedi ki, "Yemin olsun onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından geleceğim ve göreceksin ki çoğu artık şükretmeyecek" (A'râf 17). Buradan öncelikle şunu da anlarız: Demek ki şükür en büyük ibadetlerdendir ki şeytan önce kulların şükretmemesini sağlamaya çalışıyor. Çünkü şükür nimetin sahibini tanımaktır ve bu da safi imandır. Sonra "Önlerinden, arkalarından geleceğim" demesi, hiç akıllarına gelmeyen noktalardan yaklaşıp onları yoldan çıkaracağım demektir. Ya da arkada bıraktıkları dünya, önlerinde olan ahiret konusunda onları yanlış düşüncelere sürükleyeceğim. Onlara sağdan gelip yaptıkları iyiliklerle onları gururlandıracak, soldan gelip yaptıkları kötülükleri kendilerine süslü göstereceğim (Cessas, Razî). Veya onlara kötülükleri yaptıramıyorsam iyilikleri, usanacakları, zayıf düşüp başka iyilik yapamayacakları şekilde yaptıracağım, bidatleri din sandırıp onlarla meşgul edeceğim demektir.Resûlüllah'ın çok sevdiğim ve her gün yapmaya çalıştığım şu mealdeki duası da bunu anlatıyor olmalıdır: "Allah'ım, ayıplarımı ört, beni korktuklarımdan emin kıl. Allah'ım beni önümden arkamdan, sağımdan solumdan, üstümden gelecek tehlikelerden koru. Alttan ansızın gelecekler için de senin azametine sığınıyorum" (Ebu Davud). Bu tehlikeler aynı zamanda maddi olan bela ve musibetleri de anlatır.Bizim bazı hocalarımızın ha bire aykırı şeyler söylemelerinin saikı da genellikle böyle bir şeytan işidir, buna emin olabilirsiniz. Hani, şeytanlar ramazanda bağlanırdı, diyeceksiniz. Onun da ne anlama geldiğini gelecek yazımda söyleyeceğim inşallah.Ben televizyon izleyemiyorum ama önceki yıllardan biliyorum ya sahur vaktine takılanlar olur ya adetli kadının orucu ve namazına kafasınca yenilik getirenler olur. Bir zamanlar Türkçe ibadet meselesi gündemde idi, şimdilik bunda ısrar edenler kalmadı. Aslında böyle şeylerin gündem olması bir bakıma virüs etkisi yapar, hayra da vesile olabilir. Mücadele ederseniz bağışıklık kazanmış olursunuz, o virüs artık dayanamayıp yok olup gider. Şeytanın varlık sebebi de budur. İnandığınıza, aksi fikirlerle mücadele edip ikna olarak inanırsınız imanınız tahkik derecesine ulaşır, taklitten kurtulmuş olursunuz.Sık sık sorulduğuna göre demek ki böyle şeyleri hala mesele edinenler vardır, o halde bazılarını birer paragrafla özetleyelim:Sahur, iftar ve namaz vakitleri meselesine