Dolarda ve borsada yabancı planı

Son yazıda kısa ve orta vadede finansal durum ne olur diye konuşuyorduk. ABD ve AB'de bankacılık sorunları bir süre daha devam edecek. Küresel bir şok olmasa da özellikle banka hisseleri borsalarda dalgalanacak. Aslında yabancılar kendilerinin 2001 Krizi'ni yaşıyor dersek doğru olur. Denetlenmeyen, riskleri yönetmekten aciz, basiretiz banka yönetimleri baş ağrıtacak ama para musluğu ellerinde olduğu için hatalarında merkez bankası matbaası çalışıp, sorunu sadece öteleyecek. Öteleyecek diyorum çünkü 2008 Konut Krizi, 2020 Kovid Krizi esnasında basılan paraların yan etkisi gecikmeli de olsa ortaya çıkan enflasyon oluyor. Gelelim bize. Şimdi şu konuyu açığa kavuşturalım mı Düşük faizli tahvillerden Türk bankacılık sistemi muazzam zarar yazar diyen bir tayfa var. Bu amcalarımız ne yazık ki derin finans bilgi ve sorgulamasına sahip değiller. Bir fikir ortaya çıkınca sağlama yapmadan hemen yapışıyorlar. Türk yatırım dünyası ve finansal yapısında bankaların durumu önemli. Evet Hükümet zoru ile dolar ve kredi verme konularında kıstasları sağlayamayanlara, düşük faizli tahvil alma cezası var. Millet İttifakı kazanır ve faizler yukarı giderse de tıpkı Amerika'daki SVB Bankası'nın başına gelenler bunların da başına gelir mi diye soruluyor. Hemen cevap verelim. Bu tahviller 2022, 2. çeyrekten itibaren bankalarca satın alınmak zorunda kaldı. Biz bankaların 4. çeyrek sabit faizli tahvil stoğundan 1. çeyrek sabit faizli tahvil stoğunu çıkartarak, bu dönemde zorunlu alınan düşük faizli tahvilleri hesaplıyoruz. Bu hesaba göre özel bankalarımızın aktiflerinin taş çatlasa 3'ü kadar bu tahvillerden mevcuttur. Türk bankaları bu tahvilleri ağırlıklı olarak vadeye kadar tutulacak şekilde sınıflamaktalar. Bu sınıflamada tahvil fiyat değişimleri vadeden önce satmak zorunda kalmadıkları sürece özkaynaklarına kârzarar olarak yansımaz. Amerikan SVB Bankası kendisine müşteri hücumu olduğu için elindeki tahvilleri sattı ve zarar yazdı. Oysa Türkiye'de sistem tıkır tıkır işlemektedir. Bu tahviller düşük faizli olmaları nedeniyle faizlerin artması halinde bu tahvillerden bankanın fonlama giderini düşünce nette negatif net faiz geliri elde edeceklerdir ve marjları bir miktar olumsuz etkileyecektir. Bu da anlatıldığı kadar trajik bir konu değildir. O zaman gelelim sonuca; dolarda 1920 arasındaki savunma seçimlerden sonra kırılabilir