Bazılarınızın suluk diye taşıdığı şeyin bazılarında "salyalık" olarak tecessüm etmesi, bizi sabrımızdan utandırıyor. Ellerinizde leş aynalara bakarak hakaret etmenizin sonucu hakikatin ahıdır. Türkiye siyasi tarihinde en çok hakarete uğrayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a diktatör diyenlerin tarihi ve arşivleri hangi taraflarıyla okuduklarına delil olacak şeyler yaşıyoruz. Kağıdın şerefiyle oynarım düşüncesiyle mezkur canlının adını yazmıyorum. Siz, ağız çanaklarınızdaki cerahati sıçratıp altına "Atasözü" yazınca bir şey söylemiş olmuyorsunuz, sıvamış oluyorsunuz. Aptal yerine koyduklarınız bile iptal. Kin musluğunu istediği kadar açan sanatçılarınız hakaret edince metafor diyerek sıvışıyorsunuz. Ekran kartlarınız hakaret edince adı "Atasözü" oluyor. Zekasıyla oynadığınız bu millet, onuruyla oynatacak kadar da ebleh değil.Öyle Goebbels imzasıyla, mabadınızın müziğine uydurduğunuz gürültüyü, çer çöp entellerinize Mozart sonatı diye yutturabilirsiniz. Yutmaya müsait olanın çiğnediği tek şey de zaten şerefidir. Varın eğlenin, salyalıklarınızı değiştirin, kahkahalarınızı yarıştırın, böğürtülerinizi süsleyin renklendirin ama "büyükbaş" diye itham ettiğinize bu millet de, adalet de, vicdan da "Hösssst" deme hakkını kullandığında çavlamayın. Elinize iki tane yumurta kartonu geçince stüdyo kurup, hakaret konforu yüksek ahırlar oluşturuyorsunuz anladık, kalbiniz çirkefliğe