Erkekleşmiş kadınlar, kadınlaşmış erkekler var

Tamam ekonomik kriz var, korona var, iklim krizi var. Çoğu insan mutsuz, dolar, Euro her gün yükselişte, sosyal medya alemi bir başka, Z Kuşağı bambaşka. İnsanlar sürekli bir şeylerden yakınıyor. Dünya genelinde ciddi bir mutsuzluk hakim. Ve yapılan sohbetler hep bu yönde. Muhabbetlerin ardına, "Bunca sorun var hayatımızda bari aşk tam olsa" cümlesi ekleniyor ve "Yalnızım, aradığım aşkı bulamıyorum. Erkeği de kadını da bir tuhaf olmuş. Herkes zengin birini arıyor. Kimse doğru düzgün bir ilişki yaşamıyor" diye konuşmalarının yönünü aşka ve ilişkiye bağlıyor. Edis de Savaş Özbey ile yaptığı söyleşi de, "Bu benim lanetim. Senelerdir sevgilim yok, olmuyor. Bıraktım o işleri. Senelerdir bu kadar bekar olan tek ben miyim" diye dert yanmış. Ancak Edis hayır asla sen yalnız değilsin. O kadar çok kişi var ki, senin gibi dertlenen. Aşk aşk diye inliyor çoğu insan ama yok. Aşk artık menfaatler üzerine kurulmuş. Herkes birbirine çıkar bağlarıyla bağlanmış. Bu sebeptendir ki, yalnız ve mutsuz. Yine siyaset, ekonomik kriz, o, şu, bu konularından sonra mevzu aşka ve ilişkilere geldi. Ve bir arkadaşım, "Günümüzde mutsuz erkek ve kadınlar var. Millet aşk ve ilişki arıyor. Erkekleşmiş kadınlar, kadınlaşmış erkekler dönemi geçiriyoruz. Bu üst düzey gelişmiş kadın ve erkeğin birlikte olması çok zor" dedi. Doğru söze ne denir Kadınlar artık özgürlük istiyor. Erkekler eski bilindik sorumlulukları almak istemiyor. Kadınlar her türlü sorunu kendi çözmeye alıştığı, daha çok çalıştığı ve kendi parasını kazandığı için "Hiçbir erkek kaprisi çekmem" diyor. Erkekler, artık zaten hiçbir kadın kaprisi çekmiyor. Kendisine naz yapan kadına hemen "Hadi bye bye" diyor. Çünkü etrafında çok fazla alternatif olduğunu düşünüyor. Ve evet eskisi gibi naz yapan, kendini ağırdan satan kadın maalesef yok. Ne kadın erkeği, ne erkek kadını çekmek istemiyor. Bu yüzdendir ki çoğunluk yalnız ve aşk aşk diye inliyor. Büyüklerimizin dediği gibi "Yuvayı dişi kuş yapar", "Erkek dediğin evine, eşine sahip çıkar" dönemi tozlu sayfalarda yerini aldı. Ve yalnız insanlar dönemi geçiriyoruz. Bu sebeptendir ki, her türlü sorunla mücadele eden insanlar aşk konusunda da duygusal açlık içinde. Çoğunluk antidepresan ilaç kullanıyor. Ve yine çoğunluk psikolojik danışmanlık alıyor. Ve yeni dönemin modası "Aile dizimi" gibi spritüel olayların peşinde helak oluyor... Evet şimdi moda 'Aile dizimi' YAZARLAR 02.08.2022 - 04:57 Güncelleme: 02.08.2022 - 04:57 ABONE OL Netflix'te "Zeytin Ağacı" dizisi yayınlandığından bu yana sosyal medyada, "Aile dizimi yaptırmak istiyorum iyi yapan birini bilen var mı", "Aile dizimi yaptırdım", "Aile dizimi şöyle böyle" diye mesajlara denk geliyorum. Çağın hastalığı... Duygusal açıdan mutsuz insanlar şimdi de, "Geçmiş zamanda yaşananlar beni etkiliyor. Tamam ben şimdi kendi sorunumu buldum" diyerek yeni açılımlar peşinde. Önceki gün bir tanıdığım "Kesinlikle annemin, annesinin yaşadıklarını ben günümüze taşıdım. Gen böyle bir şey" diye anlatıyordu. Allah'ım Allah'ım... Son 10 yıl da "Merkür geriledi, Merkür ilerliyor, Jüpiter ters açıya döndü" diye diye hayatımıza giren yeni terimler yerini 'aile dizimi'ne bıraktı. Ne yapacağınız şimdi!!! Bununla nasıl başa çıkacağız. Anneannemin yaşadığı sıkıntıyla ben bu yüzyılda nasıl başa çıkabilirim... Anlayacağınız şimdi de nur topu gibi psikolojik baskımız "Aile dizimi" mevzumuz oluştu. Hayırlı, uğurlu olsun tüm cümle aleme. Not; "Cahil misin sen Bu bilinen bir şey zaten. Yeni mi duydun" diyenler olacaktır elbet. Şu an bu yazıyı okurken söylenenleri de duyar gibiyim. Yanıt; Hayır yeni duymadım. Çooook öncelerden