Aman petrol!

ÇOK tepki çektiği için hatırlayacaksınız. İngiltere Başbakanı Boris Johnson, üç gün önce UKRAYNA meselesi ile ilgili değerlendirme yaparken ilginç cümleler kullandı. Johnson "İngilizler de tıpkı Ukraynalılar gibi ÖZGÜRLÜĞÜ TERCİH ETTİ. Brexit budur..." dedi. Yani "Rusya nasıl UKRAYNA için DÜŞMANSA, AVRUPA da bizim için aynı şeydir" diyordu... Alt metin buydu! Devam... Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelensky devamlı konuşuyor. Ülkesi işgal edildi halk yollarda ancak o konuşuyor. Ve PUTİN İLE ŞARTSIZ GÖRÜŞMEK İSTEDİĞİNİ ilan etti. Her türlü formatta Putin ile görüşebileceğini belirten Zelensky "Bu, herkes için uygun bir uzlaşma olur: NATO konusunda bizimle ne yapacağını bilemeyen Batı için de, güvenlik garantileri isteyen Ukrayna için de ve NATO'nun daha fazla genişlemesini istemeyen Rusya için de" dedi. Rusya sık sık yazdığım gibi DENİZE KIYISI olan şehirleri almadan masaya gelmez. Gelmeyecek de. Stratejik olarak bu zor görünüyor. Sanırım Zelensky bunu bile görmüyor bilmiyor. Konu burada Zelensky ya da Ukrayna değil! Evini barkını sevdiklerini kaybedenler ise hiç değil. Açalım... Günlerdir konuşulan konu AVRUPA BİRLİĞİ, Rusya'ya ENERJİ konusunda yaptırım uygulayacak mı uygulamayacak mı Her Avrupa başkenti bu sorunun cevabını arıyor. Ben ise sık sık "Bu mümkün değil. OYUN ZATEN PETROL-GAZ üzerine kurulu" diye yazıyorum... Avrupa ve kağıt üzerinde müttefik görünen ülkeler Rusya merkez bankasının varlıklarının dondurulması dahil olmak üzere bir dizi yaptırımı hayata geçirdi. Ancak ABD ve İngiltere'nin yaptığı gibi Rus petrolünü hedef almak kolay değildi. Çünkü Avrupa, doğalgazının yüzde 40'ını Rusya'dan ithal eden 27 üyeli BİRLİK'ti! KURGUYU sahneye koyanlar RUS PETROLÜNE AVRUPA'NIN SIRTINI DÖNEMEYECEĞİNİ BİLİYORDU. Bunun da hesaplanması hiç zor değildi. Almanya ve Hollanda, Avrupa Birliği'nin Rus petrolü ile doğalgazına bağımlı olduğunu ve bir gecede ithalatı kesemeyeceğini ilan etti. Hatta Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock yaptığı açıklamada, "Petrol ambargosu konusu böyle bir adım atmayı isteyip istemediğimizle ilgili değil; petrole ne kadar bağımlı olduğumuzla ilgili" dedi. Almanya'nın yüksek miktarda Rus petrolü ithal ettiğini ve petrol ithalatını bir gecede durduramayacak başka üye ülkeler olduğunu belirten Alman bakan, "Mümkün olsa bunu hemen yapardık" diyerek Avrupa Birliği'nin enerji ihtiyacı için Moskova'ya bağımlılığını azaltması gerektiğini söyledi. Ki haklı! Kömür sektörüne yönelik yaptırımlar Almanya, Polonya ve Danimarka gibi ülkeler için kırmızı çizgiyken; Hollanda gibi ülkeler için petrol dokunulmaz bir alan. Durum böyle olunca RUSYA KİEV'i yerle bir etse de AVRUPA tepki gösteremeyecekti. Şu an yaşanan tablo yani PETROL ve GAZ fiyatlarının yukarı doğru seyretmesi, Kremlin'in kasasını dolduruyordu. Eğer AVRUPA bir sabah kalktığında "Rusya'dan gaz da petrol de almıyoruz" dediği an hem savaş yayılacak hem de petrol fiyatları uçacaktı. Bu da ENERJİDE dışa bağımlı AVRUPA'yı ölüme sürükleyecekti. Almanlar, İtalyanlar ya da Hollandalılar bunu hesaplamıyor olamazlardı. AVRUPA çıkmazda olduğu için yaklaşık bir aydır ANKARA'nın kapısında! Gelen giden eksik olmuyor. Erdoğan her gün bir AVRUPALI lideri ağırlıyor. Çünkü Paris-Berlin hattının kafasına saksı düştü. Çiçekle böcekle daha fazla yol alamayacaklarını anladılar. Rusya'nın tek başına olmadığını biliyorlar. Bu nedenle düne kadar uzaktan bakış fırlattıkları Türkiye'nin önünde sıraya giriyorlar. Düne kadar DİKTATÖR dedikleri Erdoğan'la temas kurmak için çırpınıyorlardı. Rusya ve örtülü olarak ABD AVRUPA'yı bitirmek için bu operasyonu başlattı. Avrupa'nın