Voleybol Federasyonu rol model olsun

Takım sporlarında Milli Takım düzeyinde en gururlu olduğumuz haftayı yaşıyoruz. A Milli Kadın Voleybol Takımımız'ın Avrupa Şampiyonluğu hepimize tarifi olmayan sevinç ve gurur yaşattı. Tabi ki bu zafer tesadüf değil. Arkasında çok büyük bir emek ve yatırım var. Yıllar önce Türkiye'nin voleybolda attığı tohumlar meyvesini verdi. Ülke geneli taramadan, tesislerin iyileştirilmesine kadar... Sadece A Mili Takım değil, voleybolda genç takımlarda da çok güçlü geliyoruz. Kulüp takımları bazında zaten Avrupa ve dünya şampiyonluğunu neredeyse kimseye bırakmıyoruz. Voleybolun geldiği nokta diğer branşlar için rol model olmalıdır. Daha önceki federasyon başkanlarıyla başlayan süreç, Mehmet Akif Üstündağ ile zirve yaptı. Voleybolcularımızın bu başarısı, çocukların da spora yönlenmesi için büyük bir teşvik oldu. Gerek belediyelerin spor aktivitelerine katılım gerekse kulüplerin sporcu rakamları voleybola son yıllarda müthiş bir ilgi olduğunu doğruluyor. Tabi bu çocukların hepsi Milli Takımda oynamayacak. Hepsi üst düzey liglerde voleybol oynamayacak ama hepsi spor disiplinine sahip olacak. Spor yapmak insanı disipline eder. İyi sporcu olduğun kadar iyi insan olmayı da öğrenirsin. Ailenle, çevrenle ilişkilerin daha düzenli ve disipline olur. Kötü alışkanlıklardan uzak durma olasılığın çok yükselir. Bu açıdan bile Spor Bakanlığı'na, Türkiye Voleybol Federasyonu'na ve emeği geçen herkese özel bir teşekkür etmek gerekir. Tabi en büyük teşekkürü ise sporcularımız hak ediyor. Bu işin arkasında çok büyük bir emek ve fedakarlık var. Okçulukta şampiyon olan Mete Gazoz ve boksta şampiyon olan Busenazlar'dan da biliyoruz. Yaşıtlarına göre daha az tatil yapıp daha az eğleniyorlar. Hayatının en güzel yaşlarında günün büyük bölümünü antrenmanlara ayırıyorlar. Hayatlarından,