Bundan 20 yıl önce bugünlerde Dünya Kupası'nda Brezilya'ya kafa tutan Milli Takımımız vardı. Hatta işin sonunda teknik direktör Şenol Güneş'e, "Sen nasıl Dünya Kupası'nı alamazsın" diyerek Dünya 3.lüğünü beğenmeyen bir güruh da vardı. O zamanlar Avrupa'ya gönderdiğimiz oyuncu sayısı bir elin parmaklarını geçmiyordu. Aradan 20 yıl geçti, imkanlar çok genişledi, tesisler yenilendi, stadyumlar yapıldı, maaşlar ve bonservisler 4'e katladı... Yani futbolda imkanlar eskiye göre çok daha cazip bir hale geldi. Yurt dışına gönderdiğimiz oyuncu sayısı 20'ye dayandı. Bunların çoğu Avrupa'nın hatırı sayılır kulüplerinde oynuyor. Geldiğimiz nokta ise Uluslar Ligi gibi gereksiz bir organizasyonun C Ligi'nde Faroe Adaları ile oynamak. Elbette her ülkeye ve milli takımına saygımız var. Küçümsemek haddimize değil. Lakin futbol bağlamında buralarda olmak, buralarda oynamak Türkiye gibi bir ülkeye yakışan bir durum değil. Son yıllarda futbolda uluslararası alanda başarısız olduğumuz doğrudur lakin bu, bizim Uluslar C Ligi'ne layık olduğumuzu göstermez. Burası Türkiye, 90 milyona dayanan nüfusu var. Buranın önemli spor kulüpleri, önemli markaları var. Gelinen noktanın müsebbibi belki Stefan Kuntz değil ama içinden çıkartacak teknik adam da Alman çalıştırıcı değil. Türk Milli Takımı'nın teknik direktörü, Faroe Adaları'na fazla gol atmakla övünmez. Kendisi Portekiz maçındaki 3'lü dizilişle, önünde oynattıkları Orkun ve Hakan'la, sola koyduğu Berkan'la zaten bu kalibrenin hocası olamayacağını gösterdi. Şu an yapılan ise tamamen zaman kaybı. Daha iyisini yapabilecek 10 yerli hoca sayarım size. Bizim kendisinden beklediğimiz genç oyuncular yetiştirmesi, Milli Takımı gençleştirmesi değil. Aynı hataya Hamit Altıntop da düşüyor. Milli Takımlar turnuva takımlarıdır. Oyuncu yetiştirme, geliştirme