Beşeri sermaye, ekonomik kalkınmada belirleyici olacak

Yeni Şafak Erdal Tanas Karagöl - Beşeri sermeye, ekonomik kalkınmada belirleyici olacakEkonomik büyümeyi etkileyen faktörlere baktığımızda sermaye, işgücü ve doğal kaynaklar ekonomik büyümeyi açıklamakta yetersiz kalmaktadır.Son yıllarda, sadece fiziki sermayenin değil işgücünün yanında nitelikli işgücü olarak tanımladığımız beşeri sermayenin de ülkelerin ekonomik büyümesinde ve kalkınmasında önemi gittikçe artmaktadır.Peki beşeri sermaye nedir Beşeri sermaye, mevcut işgücünün niteliğini, niceliğini, mesleki bilgilerini ve deneyimlerini, sağlık durumunu ve sahip olduğu sosyal ilişkilerini temsil etmektedir.Yani işgücünün, nitelikli ve dolayısıyla aranan işgücü haline gelmesidir.BEŞERİ SERMAYENİN ARTAN ÖNEMİ Bilgi üretiminin, teknolojik değişimin ve yeni bir ekonomik dönüşümün önem kazandığı bu dönemde beşeri sermayenin önemi daha da artmaktadır. Çünkü beşeri sermaye sayesinde üretim faktörleri olan işgücü, sermaye ve doğal kaynakların daha verimli kullanılacağı gibi beşeri sermaye açısından güçlü ekonomilerin ekonomik büyümelerini sürdürülebilir hale getirmeleri daha kolaydır.Bir çok gelişmiş ülkenin bu kadar yüksek kişi başı gelire ulaşmasında beşeri sermayenin ciddi rolü var. Diğer yandan, gelişmiş ülkelerin ihracat olarak gerçekleştirdikleri katma değerli ürünlerin üretiminde, dış ticarette fazla vermelerinde beşeri sermayenin payı çok.Dünya'da ortaya çıkan yeni ürünlerde ve hizmetlerde nitelikli işgücünün ciddi katkısı olduğu ortada.Son dönemlerde, gelişmiş ülkelerde ekonomik büyüme oranlarında meydana gelen yavaşlamanın neden olduğu sorunları giderme ve bu ülkelerin sahip oldukları yüksek katma değerli üretimin ve nitelikli olarak verilen hizmetlerin devamı için nitelikli işgücüne yani beşeri sermayeye ihtiyaçları artıyor.BEŞERİ SERMAYE VE BEYİN GÖÇÜ Gelişmiş ülkeler ihtiyaçları olan nitelikli işgücünü karşılamıyorlar. Çünkü, bir çok Avrupa ülkesinde nüfus gittikçe yaşlanmakta ve ekonomilerin ihtiyacı olan nitelikli işgücünün karşılanması imkansız hale gelmiş. Geçmişte olduğu gibi birçok Avrupa ülkesi, yeni göç politikalarıyla nitelikli işgücünü yabancı ülkelerden yani beyin göçü ile