'Rekabet' aşıldı artık 'can pazarı'!

Sadece Süper Lig başlamıyor yarın!.. Can pazarı, hayat-memat meselesi bir mücadele başlıyor asıl. Çünkü, kulüplerin varlığını sürdürmek veya kepengi kapatıp muhasebe defterlerini icraiflas kuruluna teslim etmek sürecinin kavşak noktası bu sezon.Transfer, derbi, şampiyonluk, kapağı Avrupa'ya atmak, kümede kalmak gibi aşamalar, işin sadece rekabet ve yarışma parantezindeki heyecanlı, sevimli hatta romantik yanı.Lakin, ardında çıplak gerçek var.Futbolumuzun uzun yıllara dayanan, sezonlar boyu ivmelenen, pandemi ve döviz kurlarındaki sıçrama ile iyice belirginleşen hikayesi ne yazık ki, trajedi... Perde kapanırken sahnedeki kulüplerden çok azı ayakta kalacak.Daha da acısı, "kulüp kulübün kurdu" olacak ki, yaşamı sürdürmenin çaresi, diğerini yok etmek anlamına geliyor. Çünkü futbolumuzun imkanları ancak birkaç kurtuluş biletine yetiyor.Yazın bu sezonu bir tarafa; "kırılma noktası" diye.NiyeÇok basit!.. Futbolun yıllık geliri 5 milyar, kulüplerin harcama limitleri 8 milyardan fazla. Zaten 22 milyar borç stokları var. Şu anda kazançlar faizleri ödemeye yetmiyor.Ve bu negatif bakiye eksilmiyor artıyor.Kim, nasıl dayanır bu süreceYöneticilerin bazı kurtuluş reçeteleri var tabi. Lakin hepsi Nasrettin Hoca fıkrası gibi. Çalıdan çit kurup geçen koyunların takılan yünlerini toplayarak eğirmek, forma yapıp satmak kıvamında. Ancak alacaklı bankalar peşin parayı gördüğü için değil, durumun çaresizliğine gülüyor olmalı. Muhtemelen bazı genç müdürlerini spor yöneticiliği eğitimi için yurtdışına gönderdiler bile!Çözümlerden en dişe dokunanı şampiyon veya ikinci olarak Şampiyonlar Ligi'nde gruplara kalmak. Sıfır puan alsalar ayakbastı parası 600 milyon ki, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor 34 maç oynayıp şampiyon olduğunda eline geçen para 400 milyonu aşmıyor.Lakin, kolay mı.. Türk futbolu, UEFA sıralamasında 20. (2000 yılında 7. sıraya kadar çıkmıştı) FIFA sıralamasında 42. (sekizinci sıradaydık bir zamanlar) ve şampiyonumuz bile ön eleme oynamak zorunda artık. Velev ki, eğrisi doğrusuna geldi, elemeleri geçti, gruplara kaldı, parayı cebine koydu; kaç kulüp bir sezon daha uzattı ömrünü Bir... Ya gerisiNaklen yayına talim!Bir zamanlar gerçekten "lüküs hayat" yaşatan paraydı naklen yayın geliri ve muhtemelen bizi o rahatlık mahvetti! Hiç unutmuyorum yayıncı kuruluşun fiyatı 500 milyon dolara çıkardığı zamanı. "Şimdi yandık" diye yazmıştım. "Bizdeki yönetim tarzıyla büyük para büyük borçlanma getirir o kadar." Maalesef yanılmadım.Söz konusu naklen yayın geliri de durduğu yerde eridi zaten...