Derbi için moral oldu

6-1'lik hezimetten sonra Fenerbahçe'nin lige nasıl döneceği merak konusuydu. Gerçekten zor bir maçtı. Zoru neyin kolaya çevireceğini smail Kartal da oyuncuları da biliyordu. Taraftar coşkusunu arkasına alarak saldırıp, golü erken bulurlarsa işlerin daha kolay olacağını biliyorlardı. Nitekim sezon başındaki oyun karakterini Sivasspor karşısında da gördük. Önde basan, kaybettikleri topları çok çabuk geri alan ve rakibi umutsuzluğa sürükleyen bir anlayış vardı. Fenerbahçe, Tadic'in pasında Szymanski'yle golü bulana kadar da bu anlayışını sürdürdü. Ancak golden sonra nedense rüzgar tersine döndü. Daha çok öne çıkan, daha çok fırsat yakalayan ve daha organize ataklar yapan takım Sivasspor'du. Bu dakikalarda Sivas'ın beraberlik golü bulmaması Fenerbahçe'nin şansı ve savunma oyuncularının cansiperhane müdahaleleriydi. Tabii bu arada Oosterwolde'ye biri futbolun elle değil, ayakla oynandığını hatırlatmalı! Fred'in geri dönmesi Fenerbahçe'de bütün sorunları çözecek anlayışı yanlış. Çok faydalı ve savaşçı bir oyuncu ama orta sahada arkadaşları ona yeteri kadar yardımcı olmazsa Fenerbahçe tek başına(!) Fred'in sırtında yürümez. Fenerbahçe'nin bunaldığı anlarda imdada yetişen rfan Can Kahveci oldu. Harika bir gol attı. Ama açıkçası rfan Can, idmanda bile bu kadar rahat şut atacak pozisyon bulamaz. Sivaslı oyuncular "Dur bakalım, nasıl vuracak!" tadında bekleyince o da topu köşeye astı. kinci yarıda da ilk golden sonraki senaryoyu izlemeye başladık. Sivasspor yine daha etkili taraftı ve kısa sürede de farkı bire indirdi. Fenerbahçe için stresli dakikalar başlamıştı ki, Sivas'ın kendi kalesine attığı Fenerbahçe'nin üçüncü golü geldi. Zaten bu gol Sivas'ın teslimiyeti anlamına geliyordu ve artık rüzgar tamamen Fenerbahçe'ye dönmüştü. Sıkıntılı Avrupa dönüşü ve Beşiktaş derbisi öncesi alınan bu galibiyet Fenerbahçe için moral oldu. Kritik bir galibiyetti ve zor dönemeci kayıpsız geçtiler