Denizli'ye gidin karış karış gezin

Denizli'ye mesleğimiz gereği birçok kez gittim.

İşimiz bittiğinde de hemen geri döndüm.

Geçtiğimiz günlerde horozuyla ünlü bu kentteki Labada Brasserie 5. yıl gastronomik deneyimini kutlama etkinliğine katıldım.

Bu fırsatı iyi değerlendirdim ve gündüz gözüyle kenti dolaştık.

Ege'nin tekstil ve tarımla ünlü kentinde gördüklerime inanamadım.

Yeşili bol, hemen hemen her caddesi üç şeritli.

Seyahat etmek çok rahat, trafik sıkışıklığı yok.

Kaldırımları da akla hayale gelmeyecek kadar geniş.

Yol kenarlarına dikilen çam ağaçlarının altında banklarda oturanlar, mis gibi temiz havayı teneffüs ediyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Yakında açılacak otoyol ile İzmir-Denizli arası daha da kısalacak, yerli ve yabancı turistin akınına uğrayacak!

Bana göre Denizli'nin sadece denizi eksik.

Her şey yerli yerinde.

Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan'ı kutluyorum.

Belki kentin belli bölgelerine büyük havuzlar inşa ederek, deniz sorununu da ortadan kaldırır!

Ege, Akdeniz ve Anadolu mutfağını dikkate alan, açıldığı günden bu yana sadece Denizli'nin değil, tüm bölgenin dikkatini çeken kurucusu Gonca Saldanlı öncülüğünde hizmet veren Labada Brasserie; muhteşem atmosferi ile herkesin ilgi odağı haline gelmiş.

Kentin, gastronomi zenginliğini yerinde deneyimledik İzmir ve İstanbullu bir grup gazeteci ile.

Bu arada, Labada'nın bulunduğu cadde de daha birçok mekan dikkatimi çekti.

Yan yana sıralanmış lezzet tutkunlarını buluşturan restoranlar beni şaşırttı.