Torna

Kenan Evren ferman eylemişti: Bütün üniversite hocaları sakallarını kesecek! Bir tek Emre Kongar direndi, diğerleri paşa paşa kestiler. Sıradan memurun da sakal bırakması yasaktı. Kuaför kataloğu gibi bir de yönetmeliği vardı bunun: "Kulak ortasından aşağıda favori bırakılamaz... Saçlar kulağı kapatmayacak biçimde ve normal duruşta enseden gömlek yakasını aşmayacak şekilde uzatılabilir..." Kenan Paşa ölmeseydi de günümüzün "ergen modasına" tanık olsaydı herhalde mutlu olurdu: Ense yok hükmünde, favori hiç yok, kulak üstü saçlar da yok... Sanki ellili yılların Amerikan neferi! Emrin olur, iki sabun sür de biz çıkalım... Ah bir de abartılı kâkül olmasa... Herkes tıraş edilmiş testise dönse... Yıllar içinde moda değişiyor. 1860'ların ilk fotoğraflarına bakınız, bütün erkekler uzun saçlı ve sakallıdır. 1970'li yıllardaki fotoğraflarımızı görseniz çok gülersiniz. Hepimizin saçları omuzlarında, dalga dalga... Şapka devrimi yapılmıştır ama günümüzde şapka giyene gülerler. Sıkıysa köylülerimizin şalvarını da çıkarın bakalım... Nedir bu sakal saplantısı Bu sakal nefreti Önce, İslam'a uyuzluk. "Gericilik" çağrıştırıyor... O zaman Fidel Castro da gerici, Ernesto Che Guevara da. Sonra da, bürokrasinin herkesi kendi kalıbına dökmeye çalışması. Kafamızın içini yönettikleri gibi kafamızın dışını da yönetecekler! Herkes tek tip düşünecek, tek tip tıraş olacak, mümkünse tek tip giyinecek. O da kendinden menkul bir Atatürkçülük'e uygun olacak.