İmtihanı kaybetmemek için, düzeltelim halimizi

İtidalli olmak ve sabretmek konusunda zorlandığımız bu günlerde, tanıştığım 2 adamın kalite yüklü ve utanmama neden olan davranışlarını yazmak istedim. Marketlerde yağ kuyruklarının olduğu o gün, ikindi namazı yaklaşırken, eşim normal bir ses tonuyla "herkes ay çiçek yağı alıyormuş, çok az stok kalmış herhalde, camiden dönüşte sende al biraz" dedi. Bende namazdan çıkınca markete uğradım "5 litrelik bi teneke alayım bari..." diye düşünüyordum. Teneke rafları çoktan boşalmıştı. Elim boş gitmemek için 4 litrelik plastik bir bidon ayçiçek yağı aldım. Plastiği de sevmediğimden, cam damacana satın almak istedim. Elimde yağ bidonu ile zücaciyeciye uğradım. Cam damacana sordum. -Abi yok, zaten hiç arama, dedi. Sebebini sorunca, 3 katı gibi bir zam olduğundan bahsetti. 30 TL'ye sattıkları 3 litrelik damacana 90 lira olmuş. Ben eve giderken yolumun üzerinde ki bir dükkâna daha uğradım. Raflara bakarken aradığım gibi 3 litrelik cam damacanaları görüp, 2 tanesini elime alarak satıcıya fiyatını sordum. -Geçen seneki fiyat, tanesi 35 TL, dedi. -Şimdiki fiyatı, nedir diye sordum. -50-60 olmuştur, ama bana yeni ürün gelmedi, geldiği fiyattan veriyorum 35 TL dedi. Ben: -Ya sen bana 50-60 liradan versen de alınmam, dedim. Kızdı. -Ben etiketimi değiştirmem arkadaş! Yeni mal gelince, o ayrı. Bak dükkânda her ürün, satılana kadar geldiği fiyattan gider, dedi. O anda karşımdaki adamın manevi coşkusuyla irkildim. -Allah razı olsun senden, dedim. Herkes senin gibi olsa... Çıkarken de dua ettim. Hem de "Allah'ım ne kaliteli kulları var..." diyerek hayat enerjimin tazelendiğini hissettim. Aradan birkaç saat geçmişti. Mahalleden selamlaştığım bir abi, günlük çalışan, yevmiyeci bir adam. Biraz