Senden özür diliyorum Stefan Kuntz!

Euro 2024 maceramız tüm hızıyla sürerken, gündeme bomba gibi bir haber düştü... A Milli Futbol Teknik Direktörü Stefan Kuntz ile yollar ayrıldı diye.. Evet gündeme diyorum çünkü resmi bir açıklama hâlâ yok...

Bu nasıl bir anlayıştır ki, Milli takımınızın başında 20 maça çıkan ve bu maçlar içerisinde 12 galibiyet alan bir teknik adamla yollar elbette ayrılabilir ama bunun metodu, bir hafta öncesinden "Biz hocamızın arkasındayız" deyip, ondan sonra kendisine telefon açılıp biz sözleşmenizi feshettik deniliyorsa şayet bu çok büyük bir ayıptır arkadaşlar...

Ben burada kimsenin PR'ını yapmayacağım, birileri gibi de 724 canlı yayınlarda milletin gözünün içine baka baka da "Şu teknik adamımız" diyerek başlayan o kallavi cümleler de kullanmayacağım.. Çünkü benim burada takılı kaldığım; bir teknik direktör getiriyorsunuz, her basın toplantısında, her katıldığımız TFF sponsorluk anlaşmalarında Kuntz'a övgüler düzülüp daha sonra ise, bir paçavra gibi 60 yaşındaki bir adamı kenara atmak hakikaten bizlere yakışmadı...

Evet Kuntz'un kariyer anlamında Türkiye'de bir patlama yapacağını ben de bekledim ve hâlâ da Ermenistan beraberliği sonrası da ısrarla beklerken, bir özel maçta Japonya'ya karşı kaybedildikten sonra özellikle takım kaptanı Hakan Çalhanoğlu'nun devreye girerek teknik direktörü eleştirmesi ve daha sonra ise, basın toplantısında çanak sorular sorularak Stefan Kuntz'a kurulan tuzağın da farkında olmamak büyük bir spor cahilliği olsa gerek... Kuntz ne demiş basın toplantısında noktası noktasına paylaşalım: oyuncularını eleştirerek, "Kulakları tıkamaktansa, gözleri açmak önemli. Oyuncular, yüzde 100'ünü verecek seviyeye gelmeli. Yüzde 100'lerini vermiyorsa, bu canımı acıtıyor. Sahanın ortasında cevap verilir, röportajlarda değil!" ifadelerini kullanmıştı. Şimdi sorarım sizlere PR'ı yapılan teknik direktörlerimiz arasında bu tür eleştirileri yapmayan bir tanesini bana söyleyebilir misiniz