Analı-Babalı Yetimler ve Öksüzler

Sabah namazından sonra sokağa gözü takılıyor. İnsanlar kadınlı-erkekli ana caddedeki fabrika servislerinin duraklarına doğru uykulu gözlerle yürüyorlar. Çoğu kahvaltısını bile yapmamışyapamamış, caddedeki simitçiden mesai saatinde ayakta tutacak abur cubur şeyler alıp işçi servislerine biniyorlar. Bu rutin her gün böyle devam ediyor. Ülkede var olan ekonomik durumdan dolayı ayakta kalmak ve yaşamak için çoğu asgari ücrete talim bu hayatı yaşıyor. Amaçları ise çocuklarına daha iyi yaşam şartları ve kendilerince güzel bir gelecek sağlamak. Ülkede uygulanan yanlış ekonomi politikaları sebebiyle daha önceleri hane halkından tek kişinin çalışması ile ortalama dört kişilik bir ailenin yaşaması idame ettirilebilinirken özellikle son yılda çekirdek ailenin yaşamını idame ettirebilmesi için neredeyse ailede eli iş tutan herkesin çalışmak zorunda kaldığı bir duruma geldi ülkemiz. Son gelen zamlar ve ekonomide bozulan dengeler yüzünden bu da yetmemekte. Bu noktaya birden, aniden gelinmedi. 24 Ocak 1980 kararlarıyla başlayan kapitalist faizci ekonomik sisteme entegre olma çalışmaları, 2001 ekonomik krizinden sonra iktidara AKP'nin getirilmesiyle toplumdan gelecek tepkileri de izole ederek; hatta büyük halk kesiminin destekleri sağlanarak ülke bu konuma geldi. Eski zamanlarda kadınlar çalışmamalı diyenlerin evdeki hiçbir güvencesi ve geliri olmadan çocuğuna bakan anneyekadına hiçbir destek vermezken, çalışan anneyekadına destek verip anneyi evden, çocuklarının yanından fabrika montaj hattına çektiği kanunlara şahitlik ettik. pushfn('ads'); Bu çalışmalara rağmen ülkede en büyük sorunların başında hâlâ işsizlik geliyor. Çalışanlar emeğinin karşılığını alamıyor. Halkın büyük çoğunluğu asgari ücrete mahkûm. Emekliler, memurlar, çiftçiler, hayvan yetiştiricileri, hizmet sektörü, fabrikalar derken ekonomik yine çalışma hayatında en mağdur kadınlar. En fazla sigortasız çalışan, çalıştığı iş alanında kendi ile aynı işi yapan erkeklerden daha az ücret karşılığı çalışan kadınlar. Fakat kadınların bir mağduriyeti daha var: çocuklarından ayrı kalmak. Hangi açıdan bakarsak faizli ekonomik modelin en mağduru kadınlar. Annenin çalışma sektörüne çekilmesiyle ortaya çıkan en büyük problem çocukların bakımı ve yetiştirilmesi. Genellikle bu ailelerde anneanne-babaanneler ilgilenseler de bu da bir yere kadar. Büyükşehirlerde çalışan anneler yaz döneminde çocuklarını güvenli bir şekilde verebilecekleri kurslar, eğitim alanları arıyorlar. Anne, çalıştığı için çocuğuyla yeteri kadar ilgilenemediği düşüncesiyle hep bir baskı altında. Ve bunun gibi birçok mesele. Sonuçta ortaya çıkan tablo, annesi babası olan yetim ve öksüz çocuklar. pushfn('ads'); Çalışan annelerin çocuklarıyla konuştuğunuzda annelerinin mesaiden dönmesini dört gözle beklediklerini görürsünüz. Çoğunun hayalinde okuldan eve döndüğünde evin kapısını anahtarla açmak yerine bir annenin ya da aileden birinin kapıyı açması olduğunu fark edersiniz. Anneleri çok andık, bu babaların meseleden azad olduğu anlamına gelmez. Babalar evi terk edeli oldukça uzun zaman oldu. Burada babanın evde cismî olarak olmasını kast etmiyoruz. Toplumumuzdaki bu yarayı Maaile Dergisi Nisan 2018 sayısında "Baba Eve Dön" başlığıyla kapağına taşımıştı. Ailenin ve çocukların geleceği için baba rolünün öneminin altını kalın çizgilerle çizmişti. Çalışan annenin çocukları bu durumda da çalışmayan annelerin çocukları farklı mı Çalışmayan annelerin çocuklarının çoğu da okula gitmeden sabah evde kahvaltı yapmıyoryapamıyor. Evdeki anneleri de kapitalist sistem gündüz kuşağı programları, kısır günleri, okul anneleri faaliyetleri