Yenilgi kesin de

Katar'a iki ayda 2 milyon 500 bin koyun sattığımız iddiaları hemen yalanlanan CHP Genel Başkanı, benzeri her yalanında olduğu gibi bu konuda özür dilememişti. Şimdi, saçma sapan yeni yalanlarla sahnede. Sayıları oldukça fazla olup bazıları halkı Müslüman ülkelerde hizmet veren batılı savunma danışma şirketleri arayıp teşekkür etmişler midir, bilmeyiz. Ancak CHP Genel Başkanı'nın SADAT'a yaptığı baskın gibi ziyaret girişiminden çok memnun olmuşlardır. Merkez Bankası, TÜİK çeşitli kamu kuruluşlarına yönelik baskın türü ziyaretlerinin hoş görülebilecek yönleri olsa da CHP Genel Başkanı'nın SADAT'a yapmaya çalıştığı, kelimenin tam manasıyla utanç verici bir şey. Özellikle de CHP'liler açısından. Yalanlarına alıştıkları ve dolayısıyla kendisini yalan söylemeye alıştırdıkları Kılıçdaroğlu ve onun tarafından yönetilen CHP'nin ülke için artık bir milli güvenlik meselesi haline geldiğini hala fark etmedilerse, SADAT konusunu iyi incelesinler. Kurulduğu 2012'den beri CHP zihniyetinin adeta boy hedefi olan SADAT, öncelikle özel bir kuruluş. Faaliyet alanı da, devletimizin verdiği izinle dost ülkelerin silahlı kuvvetleri ve emniyet güçlerine çeşitli konularda danışmanlık yapmak. SADAT'ın kapısına dayanan ve saçma sapan iddialarda bulunan Kılıçdaroğlu da, SADAT konusunda batılı dostlarının taleplerini yerine getirmeye çalışıyor. Çağrılsalar bilgi vermek üzere seve seve CHP'ye gidebilecekleri, talep halinde CHP'lileri davet edebileceklerini söyleyen SADAT mensupları, yalnızca savunma sahasında danışmanlık yapan batılı şirketleri değil onların sesi olan Kılıçdaroğlu'nu da kızdırmış olduklarının artık farkındalar. CHP Genel Başkanı'na SADAT'a baskın türü bir ziyaret yapması için kim gaz verdi, bilmiyoruz. Ancak, bir ülke büyükelçisinden aldığı gazla CHP ile aynı ittifaktaki partilerinden birinin genel başkanının