Yenen ve Yenilen

Çift karakterli bir maç izliyoruz, 26. haftanın açılış maçında Maçın ilk yarısında organize futbol oynayan, rakibi üzerinde baskı kuran, sık sık ceza sahansını yoklayan çalışkan bir Galatasaray'a karşılık, tutuk ve kararsız bir futbol sergileyen bir Konyaspor var sahada. Galatasaray'ın alan daraltan baskısına karşılık, Konyaspor orta sahada yeterince konsantre olamamanın bedelini ödüyor. Öte yandan çok da ağır bir bedel değil bu. Zira 32. dakikada, Kerem'in mükemmel asistiyle Rashica'nın ağlara yolladığı golü saymazsak pek de pozisyonu yok Galatasaray'ın. Evet çalışıyor, evet seyri güzel şık bir futbol oynuyor ama oyunun esas amacı olan goller eksik kalıyor İkinci yarıya, teknik direktör Stanojevic'in müdahaleleri damga vuruyor. Ve oyunun karakteri tamamen değişiyor. İlk yarının hâkimi Galatasaray, yavaş yavaş bu üstünlüğü rakibine devretmek zorunda kalıyor. Konyaspor orta sahadaki açıklarını kapatırken başlattığı hızlı ataklar ve gittikçe vitesini artırdığı tempo ile Galatasaray'ı yıpratmaya başlıyor. Bunların sonucunda 62. dakikada