Neleri var ediyoruz

Yaşamda varlığını deneyimlediğiniz her şey varlık bilincinizin, yokluğunu deneyimlediğiniz her şey de yokluk bilincinizin alanına düşmüştür. Haydi bugün neleri var ediyoruz neleri yoklukta tutuyoruz, bir göz atalım. Mevcut realitenizde sıkıntı, huzursuzluk, parasızlık var ise bu kavramlar varlık bilinci alanınızda duruyor ve enerjiniz bunları var etmek üzere çalışıyordur. Bu kavramların olumluları olan şifa, huzur ve para ise yokluk bilincinin alanında kalmıştır. Bilinçaltı anne rahminden bugüne çok çeşitli sebeplerle kavramları varlık ve yokluk alanına dağıtır. Rahim sürecinin deneyimleri, çevreden öğrenilenler, gözlemlenenler ve diğer yaşam deneyimlerinin bu dağıtımın gerçekleştirilmesinde rolü ve payı vardır. Enerjimiz varlık alanındakilere can vermek, yokluk alanındakileri öldürmekbitirmek üzere çalışır. Yaşamak istedikleriniz bir kere yokluk alanına düştü diye ömür boyu yokluklarını yaşamayacaksınız elbette. Nasıl ki bilinçaltı çeşitli sebeplerle o kavramı yokluğa attıysa ona yeni sebepler vererek varlık alanına taşımasını sağlayabiliriz. İlk olarak tespit ile başlayın. Bugün hayatınızda ne yaşıyorsunuz ve neyi yaşayamıyorsunuz Bir liste ile varlık ve yokluk alanınıza düşmüş kavramları tespit edebilirsiniz. Bu tespitin sonucuna kendinize bir ses kaydı yapabilir ya da metin yazabilirsiniz. Kısa bir örnek metin paylaşıyorum: değersizliği, yetersizliği, eksiklik hissini, zorluğu ve kıtlığı yokluk bilincime bırakarak enerjisini bitiriyorum, öz değer, öz sevgi, öz şefkat, özgüven, kolaylık ve bolluk bereketi varlık bilincime taşıyarak büyütüyor, çoğaltıyorum. En az bir ay ses kaydını dinlemek ya da metni okumak dönüşüme hizmet edecektir. İfadenizi değiştirerek de dönüşümü destekleyebiliriz. Sözün gücünü hep hatırlayın. Sözlerimiz bir duygu veveya bir düşüncenin ifadesidir. Rastgele çıkmış harfler ve sesler topluluğu değildir. Frekansları çok güçlüdür. Yok diyerek ifade ettiğimiz her şey için bilinçaltı yokluk frekansını aktive eder ve bu frekansı güçlendirir. Eksikliğini hissettiklerimizi çoğunlukla "yok" kalıbıyla ifade ederiz. Bu ifade sadece yokluklarını besler ve büyütür.