Tüketici feraseti

Yavuz Odabaşı - Feraset sözcüğü son günlerde oldukça sık ve değişik alanlarda kullanılıyor. Anlayış, sezgi anlamlarını da içeren bu sözcük, öğrenilenden yararlanma ve daha iyiyi bilecek kadar deneyimli, olgun olan kişiler için de rahatlıkla kullanılabiliyor. Şüphesiz günümüz seçmeni ve tüketicisi için de bu kavram rahatlıkla kullanılabilir.Önümüzdeki seçimİhtiyaçların, taleplerin, beklentilerin, kısaca umutların oylandığı bir seçim bizleri bekliyor kısa bir zaman sonra. Modenleşmenin gecikerek yaşanmaya başlandığı ülkemizde, zamanın ruhu gereği postmodern bir postmodernleşme yaşanıyor. Telaş, şaşkınlık, kuralsızlık, sistem karşıtlığı, çokluluk ve kapsayıcılık bir tarafta; disiplin, merkezlilik, hiyerarşiyi koruma çabaları diğer tarafta, arada savrulmalar oluyor. Tüm bunların yarattığı stres altında refahın göstergesi olan tüketimin son zamanlarda kötücül gösterilmesi ve zaten zorluklarla yürütülebilmesi, tüketicilerin büyük bir kısmını olumsuz etkilemektedir. Tüketim ve beraberinde gelen toplumsal, çevresel ve küresel tükenişten söz edilmesine rağmen birçok seçmen kendini onda buluyor.Özellikle seçim sonucunu etkileyebilecek olan günümüz genç tüketicisi ve seçmeni, bugünden vazgeçerek "ertelenebilir mutlu bir hayatı" artık arzulamıyor. "Tüketici kimliği"nin öne çıkması sonucunda, tükettiklerinin, tüketim mekanlarının, alışveriş ettiği yerlerin üzerinden sıkıştırılmalarına, oynanmalara karşı "tüketimden gelen gücünü" kullanıyor ve tepki gösteriyor.Tüketici - seçmen kimdirGünümüzün değişen koşulları, yeni bir yurttaş kimlik modeli olan "tüketici- seçmen"i yaratmıştır. Etkin yurttaşlık bilincinin gelişmesi, tüketicinin bir seçmen olarak beklenti düzeyini artırmanın yanı sıra "hesaplaşmasını bilen talepkâr tüketici" dönemini de ortaya çıkarıyor. Siyasal partiler siyaset alanında rekabet eden ürünler olarak düşünüldüğünde; kamuoyunun görüşlerini, beklentilerini, ihtiyaçlarını, taleplerini araştırmalar ile belirleyip seçmene en iyi ve uygun öneriyi, araştırma sonuçlarını değerlendirerek bulup vermeye çalışırlar. Seçmen de kendine sunulanlar arasında en uygun olanı, marketlerde yaptığına benzer biçimde seçer. Tüketim siyasaldır, günümüzde bireylerin tüketici olarak güçlenmiş olarak kendilerini siyasal olarak ifade edebildikleri bir alan ya da bir erişim noktasıdır.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6929139;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6929139;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlardusunenlerin-dusuncesituketici-feraseti-6929139' });"Alışveriş yapmak oy vermektir", geniş bir kabul gören görüş, anlayış ve uygulamadır. Seçim bir pazar olarak, "tüketici-seçmen"in talebiyle üretici konumundaki partilerin ve sundukları vaatlerin ve gerçekleştirilen hizmetlerin buluşturulmasıdır. Duygusal esenliğin yanında ekonomik esenliğin önemine ve sosyal değere önem veren çok yönlü anlayışın varlığı yadsınamaz. Siyasetin talep tarafında kamuoyunu oluşturan yurttaşlar, aynı zamanda birer tüketici de olan seçmenler, arz tarafında ise, siyaset ve varlıklı seçkinler ile siyasal ürün ve hizmetleri aktaran geleneksel medya, sosyal medya bulunmaktadır. Seçmenin dünya görüşüne uygun bilgileri hızlı ve kestirme bir yolla edinip karar vermesinde ilk verilen ve tekrarlanan bilgilerin etkileri şüphesiz vardır."Siyasal alışveriş" kavramı çerçevesinde seçmen, siyasal bir tüketici olarak ele alınabilmekte ve siyasetle de ilgilenen tüketiciler için söylenen "tüketici-seçmen" kimliğiyle rolünü üstlenerek ferasetle seçimini yapmaktadır. Her gün yapılan rutin eylemleri kapsayan günlük yaşam pratiklerinden olan tüketim sonuçta "tüketici oyu" olarak değerlendirilmektedir seçmenler tarafından. Siyaset alanındaki günlük jargonda, "Gelecekteki oluşumları satın al(ma)mıştır" gibi ticaret kavramının sıkça kullanılması bunun bir göstergesidir. Demokratik özgürlükler ile piyasa, demokrasinin sunduğu özgür ve açık seçimlerdeki tercihlere dayalı tüketim arasında güçlü bir ilişki ve süreklilik var. Sonuçta, bir düzenleyici olarak tüketim, siyaset piyasasında ne olacağında ve ne olması gerektiğinde bilerek ya da bilmeyerek belirleyici olmaktadır.Pandeminin ekonomik etkileri,