NATO, İsveç, Finlandiya ve bize düşen görevler

BÜLENT AKARCALI - Üç ülke arasında imzalanan mutabakat sonucu oluşan beklentilerin, İsveç ile Finlandiya tarafından kabul edilen yükümlüklerin, bizim açımızdan hedeflenen sonuçların elde edilebilmesi için ülkemizin de ciddi çalışmalar yapması gerekmektedir.İki ülke kamuoyunu, PKK ve yandaşları hakkında aydınlatıp bilgilendirecek, sert Türkiye algısını yumuşatacak bir çalışma programı hazırlayıp kısa sürede uygulamaya geçmek bizim yararımıza olacaktır.Mevcut durumİsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği hakkında bu ülkelerin TV, radyo, gazete, dergi ve sosyal medyalarında Türkiye'nin endişelerini açıklayan ve görüşünü belirten haber sayısı yok denecek kadar az olmuştur. Tam tersine milyonlarca kişi tek yönlü haberlerle adeta şartlandırılmıştır. Buna PKK yandaşlarının etkinlikleri de eklenince ortalama bir İsveçli ve Finli'de gerçeğin ne olduğu hakkında pek bir şey bulamazsınız.Beyanatlarına baktığımızda, iki hükümetin de mutabakatı ciddiye aldıkları görülmektedir. Ancak kamuoylarında, sokaktaki vatandaşları nezdinde PKK'nın ne denli acımasız, cani bir terör örgütü olmakla kalmayıp uyuşturucu, silah ve insan kaçakçısı, mafya tipi haraç toplayan, kaçırdıkları çocukları köleleştirdikleri hakkında hiçbir somut bilgi ve düşünceleri yoktur. Hatta aralarında yaşayan PKK yandaşlarını, demokrasi ve insan hakları savunucu olarak görmektedirler. Unutmayalım ki bu PKK yandaşları yaşadıkları uzun süre içerisinde İsveç ve Finlandiya halkı içerisinde çok sayıda dost, arkadaş, tanıdık edinmişlerdir. Her iki ülkenin siyasi, sosyal, ekonomik alanlarında ağırlık kazanmışlardır. Dolayısıyla halkın, hiç yaşamadıkları terör hareketleri hakkındaki algılarının bizimki kadar hassas olmadığını bilmemiz gerekir.Aşağıda başlığını verdiğim 18 sayfalık ciddi bir araştırma bu durumu açıklamaktadır (), örnek olarak bağlantısını verdiğim diğer 2 bağlantı ise hem yabancı basında hem ülkemiz içerisinden benzer görüşlerin olduğunu göstermektedir (). Bize düşen ise bu eksikliği gidermemiz olmalıdır.Siyaset-diplomasi-hukuk-kültür-tanıtım-eğitim gibi alanları kapsayan bir iletişim programı hazırlayıp bu ülkeler nezdinde uygulamaya koymamız şarttır.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6799794;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6799794;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlardusunenlerin-dusuncesinato-isvec-finlandiya-ve-bize-dusen-gorevler-6799794' });Mutabakatta ne yazarsa yazsın esas olan Türkiye'nin güvenliğinin tam olarak