Bir başka 19 Mayıs (2)

Prof. Dr. Cengiz Kuday -Baskın taarruz18 Mayıs gecesi Yarbay Hasan Askeri komutasındaki askerler, daha evvelki satırlarda bahsettiğim gibi, siperlere yerleştirilmişti. Kurmay Yarbay Hasan Askeri komutasındaki 2. Tümen İstanbul'dan yola çıkarak 16 Mayıs'ta Akbaş İskelesi'nde toplanmış ve taarruz için hazırlanmıştı. Plana göre düşman donanması ateşinden korunmak için taarruz 18 Mayıs'ı 19 Mayıs'a bağlayan gece 03:30'da baskın şeklinde başlayacaktı. Harekâta kuzeyden itibaren Yarbay Hasan Askeri komutasındaki (İstanbul) tümeni ve 16. Tümen katılacaktı. Taarruzun başarısı düşmanın baskına uğratılmasına ve taze bir kuvvet olarak gelen 2. Tümen'in dar bir cephede tüm kuvvetiyle hücuma geçerek düşmanı yarmasına bağlıydı. 18 Mayıs'ta Türkler düşmana karşı sayıca üstündüler. Dört tümenli Kuzey Grup Komutanı Esat Paşa'nın 50 bini bulan askerlerine karşı General Birdwood'un 18 bin askeri vardı. Türkler genellikle daha hakim sırtlarda, Anzaklar çukurlardaydı. Ama neylersiniz ki sayı ve daha yükseklerde bulunmak pek mana taşımıyordu. Bir defa düşman uçak ve balonlarla Türklerin bu cephede bir faaliyet içinde olduklarını saptamış ve Anzaklar bugün için taarruzu bekler olmuşlardı. Sonra çoğu talebe olan 2. Tümen gece 12:00'de siperlere yerleşirken çok sıkı tembihlere rağmen eğitim ve tecrübe eksikliğinden çok gürültü çıkarmışlardı, (siperler birbirine metreler ile ölçülecek şekilde yakındı.) Anzaklar 3 km. genişlik ve 1 km. derinlikteki araziyi dantel gibi işleyip köşe başlarına makineli tüfekler yerleştirmişler ve ışıldaklar koymuşlardı. Doktorların tavsiyesine göre herkes temiz çamaşırlarını giymiş ve gece 12:00'de siperlere gitmişlerdi. Saldırı cephesi 600 metre ve 2. Tümen'in mevcudu 9 bin kişi ve bir kişiye düşen yer 18 cm. idi. Bunun anlamı şudur: Hücum çok sık saflar halinde yapılacaktı.Ve hücum zifiri karanlıkta 18 Mayıs'ı 19 Mayıs'a bağlayan gece saat 03:30 da hep birlikte başladı. Ne bir ateş açılmış, ne hücum borusu çalınmış, ne o Türkerin yüzyıllardır bilinen meşhur Allah Allah sesleri duyulmuştu. Sadece öğrenciler önde subaylarının olduğu sırttan aşağı dalgalar halinde ileri atılmışlardı. Kızılca kıyamet o anda kopmuştu. Türkleri bekleyen Yeni Zelandalı ve Avustralyalı askerler tüm silahları ile büyük bir cayırtı koparttılar. Bir anda makineli tüfek ve bomba sesleri birbirine karıştı. Baskın kaybolmuştu. Şimdi öğrenciler hücum borularını bir oyunda inmiş gibi çalıyorlar, Allah Allah sesleriyle koşuyorlardı. Bu arada şiddetli ateş altında korkunç zayiata rağmen düşman siperlerine koşuyorlardı. 2. Tümen bandosu Vatan Marşı'nı çalmaya başladı.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6950667;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6950667;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlardusunenlerin-dusuncesibir-baska-19-mayis-2-6950667' });Annem beni yetiştirdi bu ellere yolladıBu sancağa teslim etti, Allah'a ısmarladıBoş oturma çalış dedi, hizmet eyle vatanaSütüm sana helal olmaz saldırmazsan düşmanaTaarruz iki saat sürdü. Tan yeri ağarırken Türk Taarruzu durdu. Sonuç korkunçtu; Türklerin ölü ve yaralı sayısı 10 bini bulmuştu. O kadar yol kat ederek İstanbul'dan gelen, büyük ümitler bağlanan çoğu öğrenciden oluşan 2. Tümen eriyip gitmişti. 19 Mayıs 1915 günü Çanakkale savaşlarının en kanlı, en kayıplı günlerinden biri olarak tarihe geçecekti.Nigel Steel ve Peter Hart'ın Gelibolu: Yenilginin Destanı adlı kitabında 124. Sahifesinde, 18 Mayıs'a gelen olaylar şöyle aktarılıyor:"Siperlerinden Allah Allah diye bağırarak iki dalga halinde, ıslık ve borular çalarak, tıpkı öğrenciler gibi bağırarak çıktılar. Tüfek menziline girdiklerinde