Sıfır atıklı yeşil çiftlik

Aydın'daki Efeler Çiftliği, insan, hayvan ve çevre sağlığına öncelik tanıyan yapısıyla dikkat çekiyor. Sürdürülebilirlik alanında yenilikçi uygulamaların bulunduğu çiftlik, benzer işi yapanlar için model oluşturuyor.İklim krizinin etkisiyle tarım ve hayvancılık, yapısal değişiklik geçiriyor. Gıda tedarik sorunu ve su sıkıntısı bir araya gelince yeni arayışlar ve projeler gündemde.İnsan, hayvan ve çevre sağlığını önceleyen projelerden biri de Aydın'ın Germencik ilçesinde. Birçok sektörde öncülük yapan Kayhan Ailesi'nin Efeler Çiftliği'nde.Ailede üçüncü kuşağın temsilcileri Muzaffer Kayhan ve Leyla Kayhan Elbirlik'in yönettiği çiftlikte 'sıfır atık' uygulamasına geçildi. Karbon salımı yarı yarıya azaltılmış. İçinde biyogaz tesisi bulunan Türkiye'deki tek çiftlik.Hayvanlar için klima konforu da sağlanmış. 7 bine yakın büyükbaş hayvan sağlıklı, temiz bir ortamda. Bunu yakından görmek beni çok mutlu etti.Sözleşmeli tarım hedefiSebze ve meyve de çiftliğin hedefinde. Üreticiyi kollayan sözleşmeli tarım ve hayvancılık odaklı hibrid bir yapı kuruluyor. Organik büyüme ile üretimin Ege ve İstanbul'da yaygınlaştırılması hedefleniyor.Halka açılma için Sermaye Piyasası Kurulu'na (SPK) başvuruldu. Böyle nitelikli bir kuruluş halkın desteğiyle Türkiye'nin yüz akı olacaktır.Teşvik politikaları, sürdürülebilir tarım ve hayvancılık uygulamaları, bilimsel yaklaşım ve teknoloji, yeni dönemin 'altın ipuçları.' Bunlar yapıldıkça Efeler Çiftliği gibi örnekler çoğalacak ve Türkiye yeni bir atılım sürecine girecek. Halka açılma, prestij, şeffaflık, büyüme, verim artışı ve istihdam avantajları yaratacak. Üreticinin güvencesi, tüketicinin de benimseyeceği çağdaş bir model.Aydın'ın Germencik ilçesinde Kayhan Ailesi'nin kurduğu Efeler Çiftliği, tarım ve hayvancılıkta Avrupa Birliği (AB) standartlarında üretim yapıyor.Kesime giden inekte kayıp 3 yılZaman zaman, "Canım et fiyatları yükselirse ithalat yapılır. Sıkıntı yok" cümleleri yansır kamuoyuna. Bunu söylemek o kadar kolay ki.Peki bu sözler üreticinin, hayvan yetiştiricisinin huzurunda söylenebilir mivar taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6773635;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6773635;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlardr-hakan-tartansifir-atikli-yesil-ciftlik-6773635' });İthalat elbette ekonomik modellerde bir çözüm. Ancak son yıllarda özellikle tarım ve hayvancılıkta ithalat olgusunun yeterince işlevsel olmadığı ortaya çıktı. Bir kere; gıda milliyetçiliği başladı. Herkes 'önce ben, önce benim yurttaşım' diyor.İthalat sistemi bozuyorİki; ithalata ayrılan pay arttıkça ekonomik sistem bozuluyor. Ne kadar ihracat yaparsan yap, ithalat bu başarıyı gölgeliyor. Hele tarım ve hayvancılık için 'doğru olmayan bir yaklaşım.' Ben değil, birçok bilim insanı da söylüyor.Yapılması gereken; bu sektörün gerçek emekçilerinin desteklenmesi. Yem, enerji, tohum, gübre gibi konularda. Ayrıca hep görüyoruz