Onat Kutlar ile Ülkü Tamer'in anısına

Büyükşehir Gaziantep'in 'Cumhuriyetimizin 100. Yılına Armağan' kitabında Türk edebiyatının Gaziantepli iki büyük ustası, Onat Kutlar ve Ülkü Tamer üzerine yazılar, bir kentin yalnız tarihini değil edebiyatını da yansıtması açısından önemli.Her ikisi benim de içinde yer aldığım 1950 Kuşağı'nın edebiyatçıları.Onat Kutlar 'İshak' kitabıyla ödül aldığında hepimiz o ödülün sevincini yaşamıştık.Okurlarım bilir, bir kentin ruhunu edebiyatçıların yansıttığına inanırım. İkisi de Gaziantep'i bütün özellikleriyle, yaşamıyla yazdılar.Onat Kutlar, öyküleri dışında sinema yazılarıyla, düzyazılarıyla da edebiyatımıza unutulmaz ürünler bıraktı.Ülkü Tamer, şiirlerinin yanı sıra çevirileriyle, düzyazılarıyla da edebiyata kalıcı yapıtlar armağan etti.Kitapta 'Takdim'i Belediye Başkanı Fatma Şahin yazmış.Kitaptan bazı satırlar:Kutlar'ın Yaşama Sancısı: Karameke İsmail Kılınç1950 Kuşağı öykücüleri Türk edebiyatında ciddi izler bırakmıştır. Bu kuşak yazarlarının birçoğunun Kafka, Camus ve Sartre gibi yazarlardan etkilenerek Sait Faik'in öncülüğünde yeni biçim ve içerik arayışına girdikleri görülür. 1950 Kuşağı yazarlarıyla ilgili olarak Feridun Andaç, şu çerçeveyi çizer: Öncü Etkileyici Kimlik: Sait Faik Abasıyanık; Yol-Yön Açıcılar: Feyyaz Karacan, Vüs'at O. Bener, Nezihe Meriç; Açılım Sağlayıcılar: Yaşar Kemal, Zeyyat Selimoğlu, Fakir Baykurt, Muzaffer Buyrukçu, Tarık Dursun K., Tahsin Yücel. 50 Kuşağı: Yusuf Atılgan, Kamuran Şipal, Bilge Karasu, Leyla Erbil, Orhan Duru, Adnan Özyalçıner, Demirtaş Ceyhun, Demir Özlü, Erdal Öz, Ferit Edgü, Onat Kutlar.Haberin DevamıOnat Kutlar, geleneksel ve modern edebiyatın birleştiği noktada yenilikçi duruşa sahip yazarlardan birisidir. 1950 Kuşağı öykücüleri arasında yer alan Kutlar'ın 23 yaşındayken kaleme aldığı 'İshak' adlı öykü kitabı, edebiyatımızda büyük ses getirmiştir. Kutlar'ın bu eseri ona, 1960 yılında Türk Dil Kurumu tarafından düzenlenen yarışmada birincilik ödülü kazandırır.Ülkü Tamer Şiiri Reşit Güngör Kalkan Çok yönlü bir sanatçı olan Ülkü Tamer, ilk gençlik yıllarından başlayarak, ilgileri ve buna bağlı olarak da yelpazesi alabildiğine geniş bir bakışla tanımaya gayret gösterir dünyayı. Sorumluluk yanında yetkiden yana olan bir tutum geliştirir zamanla. Bu tavrını ortaya koymaktan da kaçınmaz hiçbir zaman. Özellikle edebiyat, şiir merkezli olmak üzere arkadaş çevresi genişlemeye, kitapların ve mısraların aydınlık ışığında yürümeye, dünyayı adımlamaya başlar.Haberin DevamıVefa duygusunu bu perspektif doğrultusunda hiçbir zaman kaybetmez. İlk sanat eylemi olarak seçtiği şiirle birlikte, Antep'in o yıllardaki canlı dokusu, içtenlik sunan tutumu ve yakın ilişkiler geliştirdiği arkadaş grubu içinde kısa sürede sevilen, yokluğunda anılan, aranan bir isim haline gelir:"Şiire başladığımda, yabancı şairlerden çok o dönemin Türk şairlerinden etkilenmiştim. Söz gelişi, Attilâ İlhan'dan. 'Pia' dilimden düşürmediğim bir şiiriydi. Yabancı şairlerden etkilenişim, İngilizce öğrenmeye başladıktan sonra oldu. O sıralarda beni en çok etkileyen şairler, T. S. Eliot'la Ezra Pound'du. Doğrusu pek anlayamıyordum onları; anladığım kadarıyla yorumlayabiliyordum."Kitaptan bazı seçme başlıklar:Haberin Devamıİç Avlu Unsurundan Hareketle İshak'ın Mekân Odaklı Atmosferi M. Fatih KutlubayTürk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü M. Hakan TanrıöverŞehri Edebiyata Taşıyan Üç Büyük Usta Muhammet ErdevirMitat Enç veya Bir Kültürün Tahkiyesi Veysel AltuntaşKadim İshak