17 Kasım 2019 tarihinde aramızdan ayrıldı Yıldız Kenter. Sonsuzluğa doğru çıktığı yolculuğun üçüncü yılını sürüyoruz. Ne kadar da hızlı akıyor zaman. Şimdi, yanında Şükran Güngör'le o çok sevdiği Aşiyan'dan bakıyor boğazaBu da manevi kızı Esma'nın uğraşları sonucu gerçekleşmiş bir mucize... Daha dün gibi hatırlarım Aşiyan'ın eteklerindeki zevkle döşenmiş apartman dairesindeki sohbetlerimizi. Ne keyifli saatlerdi onlar... Hayatını yazma teklifimi hiç düşünmeden kabul etme inceliğini göstermişti Yıldız Kenter. Bana güvendiğini ellerimi ellerinin arasına alarak paylaşmıştı. Benim için onurdu, mutluluktu bu sözleri duymak. Tiyatro Benim Hayatım: Yıldız Kenter'in Hayat Hikâyesi, işte böyle çıktı ortaya. Ne güzel ki onu da mutlu eden bir çalışma oldu. 2015 yılında Yapı Kredi Yayınları'ndan yayımlandı ve sadece bana değil, pek çok insana sahnede hayranlıkla izlediğimiz bir sanatçıyı yakından tanıma fırsatı verdi. Onu dinlemek, dinlerken öğrenmek, hüzünlenmek, düşünmek, gülmek, tiyatronun derinliklerine dalmak ayrı bir tattı. Sanıyorum bu tadı okurlarla da paylaşabildim. Çehov, Gogol, Puşkin, Cumalı, Dilmen hele de Shakespeare ve Melih Cevdet Anday gibi hayran olduğu yazarlar üstüne saatlerce konuşabilirdi. Söyleyecek o kadar çok sözü vardı ki. Sadece dünü yaşamaz, bugünle de hesaplaşırdı. Onunla geçirdiğim her an beni zenginleştirdi. KENTER TİYATROSUYıldız Kenter'in hayatı sadece büyük bir sanatçı olduğu için değil, bu ülkenin kültür ve sanatla pek barışık olmayan ikliminde bir özel tiyatronun mücadeleli tırmanışını yansıttığı için de önemlidir. O, böylesi çorak bir sanat ikliminde, her fırsatta söylediğim gibi, tırnaklarıyla kazıyarak sanatçılığının ötesinde çok önemli bir adım atmış ve ilk özel tiyatro binasını Kenter Tiyatrosu'nu inşa etmek için elini taşın altına koymuştur. Elbette ki bu uğraşlarında en büyük destekçileri Müşfik Kenter, Şükran Güngör ve Kâmran Yüce olmuştur. Ama, yine de Kenter Tiyatrosu'nun temelini atan kişidir Yıldız Kenter. Uzun yıllar pırıl pırıl yandı o güzelim tiyatronun ışıkları ve kuyruklar oluştu gişenin önünde... Sonra, Shakespeare'in sözleriyle; "Şölenlerimiz, oyunlarımız bitti artık!" diyerek Yıldız Hanım'ı son yıllarında adeta kahreden bir sessizliğe büründü. Ama, ne güzel ki Kenter Tiyatrosu ışıkları İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nın girişimleri sayesinde kısa zaman içinde yeniden yanmaya