O köy Erdoğan'ın köyüdür!

Dün gece en az 60 kişi telefonunun çalmasını ve ekranında 0(312)5255555 numaralı telefonun belirmesini bekledi. Beklerken de hayaller kurdu:Kırmızı plakalı makam TOGG'u, özel kalem müdürleri, danışmanlar, emrinde yüzlerce bürokrat, "Sayın Bakanım" ile başlayan hitaplar...Ancak o numara sadece 20 kişinin telefonunda belirdi.Beştepe'deki Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı'nın santral numarası olan o telefondan arayan büyük ihtimalle Hasan Doğan'dı."Cumhurbaşkanımız sizinle görüşmek istiyor" deyip aktardıkları telefonun ucunda da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan vardı.Erdoğan da "Sizi kabineme bakan olarak seçtim" diyordu.Muhtemelen bu yazı sizin önünüze geldiğinde o isimlerin hepsini öğrenmiş olacaksınız. Kim kalmış, kim gitmiş, kim gelmiş, Hulusi Akar yerinde mi Süleyman Soylu hâlâ bakan mı hepsini görmüş olacaksınız.O nedenle ben bugün size kabineyle ilgili kulisleri ya da tahminlerimi yazmak yerine Erdoğan ya da adamlarından telefon bekleyen başka insanları anlatacağım.Yani Samsun'un Ladik ilçesi Tatlıcak Köyü sakinlerini...Çünkü bugünlerde çok hareketliler.Hayatlarında belki de ilk defa ve farkına varmadan çevre aktivisti olmuşlar.Çünkü Samsun Büyükşehir Belediyesi, meralarına el koymuş ve güneş enerji santralı (GES) yapmayı planlıyormuş. Eğer o santral yapılırsa, Tatlıcak Köyü'nün hayvanları otlaksız kalacakmış.Şimdi gelin Tatlıcak Köylü'lerine kulak verelim:Mahmut Akdemir (76): Bu yaylayı büyüklerimiz, çok yoklukla, sıkıntıyla fakirlikle aldılar. Köyümüzde bir inek alıp da bir tane güdecek meramız yok. Belediye hepsine el koydu. Burada çoluk çocuk ne yiyecekler Aylığım mı var, yıllığım mı var Bu millet alnın terini yiyor. Alnının acı terinin ekmeğini yiyor. Etimiz, sütümüz hepsi burada üretiliyor."Mevlüde Erkul (Muhtar Halis Erkul'un eşi): "Yerimize tecavüz etti Mustafa Demir, bizim yaylamızı elimizden alıyor, çocuklarımızın geleceğiyle birlikte. Doymadın mı, belediyenin malıyla, Tatlıcak'ın yaylasına mı kaldın Canım tarlalarına mı kaldın Hiç mi utanmıyorsun Tatlıcak'ın muhtarıyla görüşmeye korkuyor musun Yazık değil mi"Züleyha Ercan: "Herkes malını sattı. Bizi asker ile karşı karşıya getirmesin İsrail gibi, asker ile bizi İsrail gibi karşı karşıya getiriyor."Ümmet Akdemir: "Biz meramızı koruyacağız. Hayvanımızı otlatmaya köylerde arazimiz yok, buranın tapulu parasını ödediğimiz yerimizi elimizden alıyor ve köylüyle de dalga geçiyor, siz kimsiniz ki diyor bu Mustafa Demir ve elemanları."Zeynep Akdemir: "Anam beni burada doğurmuş, burada büyüdük, buradan ekmek yedik, arkalarından gömleği ceket giyemedik, yokluklarla