Pakistan'da ne oluyor

Pakistan uzun süredir çalkalanıyor. Son olarak eski başbakan İmran Han'ın tutuklanıp 5 yıllık siyaset yasağı alması, ülkeyi daha büyük bir karmaşanın içine soktu. Yasama, yürütme ve yargı ayağının birbirine karıştığı bir süreçten bahsediyoruz. Son 1,5 yılda olanları basitçe anlatmaya çalışalım.Pakistan'da dengeleri alt üst eden, Nisan 2022'de İmran Han hükümetinin güvenoyu alamayıp iktidardan düşmesiydi. Pakistan'da zaten hiçbir başbakan 5 yıllık görev süresini tamamlayamadı. İmran Han da bunun bir istisnası olmadı ama gensoruyla görevden alınan ilk başbakan olarak tarihe geçti. O dönem "yolsuzluk, artan enflasyon ve kötüye giden ekonomi" gerekçe gösterilerek hedefe konulmuştu. Han, Cumhurbaşkanı'ndan parlamentoyu feshetmesini ve ülkeyi 90 gün içinde seçime götürmesini istemiş, bu kabul edilmiş ama Yüksek Mahkeme muhalefetin itirazlarını haklı bulmuştu. Meclis'teki güven oylamasının ardından İmran Han dönemi bitmiş ve Şahbaz Şerif dönemi başlamıştı.Ordu desteğini kesmiştiO dönemde Pakistan için çok kilit bir yerde duran ordunun nasıl pozisyon alacağı merak ediliyordu ama İmran Han'a başbakanlık yolunda destek veren ordu bu kez geri çekildi. Han o dönem yapılanları "yabancı güçlerin kendisini devirme çabası olarak" yorumladı, orduyu, polisi ve muhalefeti suçladı, destekçilerine sokağa çıkma çağrısı yaptı. Pakistan sokakları karıştı. Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, protestocuları "teröristler" diye niteledi ve müsamaha gösterilmeyeceğini açıkladı, ardından da tutuklamalar geldi. Geçen süreçte Han hakkında 100'e yakın soruşturma dosyası açıldı. Mayıs ayında duruşmaya gelmediği için gözaltına alınmış, sonra Yüksek mahkemenin kararıyla serbest bırakılmıştı. Han'ın geçen Kasım ayında Pencap eyaletinde bir miting sırasında suikast girişiminden kurtulduğunu da hatırlatalım.Yeni gözaltı ve tutuklamaHan'ın son tutuklanmasının gerekçesi, hakkındaki yolsuzluk iddialarıydı. Başbakanken kendisine verilen hediyeleri satarak gelir kazanmaya çalışmakla suçlanan İmran Han, yerel mahkemenin kararıyla üç yıl hapse çarptırıldı. Bu kararın ardından da geçen Cumartesi günü Lahor'da tutuklandı. Eski başbakan temyiz yolunu zorluyor. Ama Han'ın avukatları kendilerine savunma hakkı tanınmadığını iddia ediyor.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6990187;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6990187;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlardeniz-kilislioglupakistanda-ne-oluyor-6990187' });Tutuklu başbakan bu kez destekçilerine 'barışçıl gösteriler' için sokağa çıkmalarını istedi. Ama eskisi gibi sokaklarda İmran Han destekçileri yok. Bunda, geçmişteki büyük gösterilerde yaşanan gözaltılar, tutuklamalar ve baskıların etkisi olduğunu söylemek yanlış değil. Dahası, yargının kararı "Han destekçilerine" bir mesaj gibi yorumlanıyor. Bir yıl önce ordu desteğini kaybeden eski başbakan, bu kez taraftarlarının desteğini de mi kaybedecek, bunun için Pakistan sokaklarını izlememiz gerekecek. Şimdilik fırtına öncesi sessizlik var gibi ama o fırtına hiç kopmayabilir.Seçim öncesi süreçBu arada İmran Han ile ilgili Seçim Kurulu'nun siyaset yasağı kararı sonrası süreç de işliyor. Kasım ayında yapılması planlanan seçimler öncesinde ülkeyi sandığa götürecek başbakan ismi üzerine nihayet uzlaşıldı. O isim Belucistan Avami Partisi senatörü Anvarul Hak Kakar. Yeni bir nüfus sayımı yapılarak seçime gidilmesi de gündemde. Bu da süreci uzatabilir. Ayrıca sürecin işleyebilmesi için parlamentonun feshedilmesi gerekiyor. Siyasi kriz sancılarıyla seçim sürecini yaşayacak Pakistan'da tabloyu değiştirecek ya da değiştirmeyecek gelişme İmran Han destekçilerinin tavrı olacak gibi.Büyükelçiler Konferansı14'üncü Büyükelçiler Konferansı geride kaldı. 2009'da başlatılan uygulama 14 yıldır kesintisiz sürüyor. Türkiye'nin dünyanın dört bir yanında görevli büyükelçileri, yılda birkaç gün de olsa bir araya gelip, dünyadaki gelişmelere dair fikir alışverişinde buluyor.Bu yıl konferansın diğerlerinden pek çok farkı vardı. Örneğin kısa ve öz bir buluşmaydı. Geçmişte olduğu gibi bir haftaya yayılmadı, 3 günde bitti. Üç temel başlıkta sunumlar yapıldı: Ekonomi-ticaret, Güvenlik, Eğitim-kültür-iletişim...İlgili ve sayılı sınırda bakan, büyükelçilerle buluştu. Hal böyle olunca 'geçmişe göre çok daha doyurucu, içerikli ve Büyükelçilerin de tatmin olduğu' bir konferans oldu. En azından Büyükelçilerin ortak görüşü bu. Gelgelelim bu yılki farklılık, konferansın basına tamamen kapatılmış olmasıydı. Bu kararda Dışişleri Bakanlığına MİT Başkanlığı'ndan gelen Hakan Fidan'ın basına biraz mesafeli olmasının da etkisi olabilir. Önceki yıllarda bir otelde yapılan toplantının bu sene Külliye'ye alınmış olmasını da not edelim.Yıl yıl basına mesafeKonferansın basına tamamen kapatılması üzücü; ama şunu da belirtmek gerekir