Karagöz'ün ardından...

Onunla ilk kez Dışişleri Bakanlığı'nda Balkanlar ve Ortadoğu Avrupa Genel Müdür Yardımcısı iken tanışmıştım. Yıl 2009'du. Balkanlar o zaman da "patlamaya hazır bombaydı" ama diğer coğrafyalara oranla sakindi. O zaman elçi olan Murat Karagöz, bir kahve eşliğinde bana en ince ayrıntısına kadar Balkanları anlatırken, "Bu kadar heyecan yapacak ne var" diye düşünmekten kendimi alamamıştım. Ama O hep öyleydi. Heyecanlı, iştiyaklı, tez canlı... Tez canlıydı ama yaptığı işte son derece detaycıydı. Onu, belki de iyi bir diplomat yapan önemli sıfatlarından biri bu özelliğiydi. Esprili bir karakterdi, esprilerini kendine has kahkahası takip ederdi.Hayatının önemli dönemeçlerinden birinin, eski cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in başdanışman ekibine girmesi olduğunu söylerdi. "Mehmet Ali Bayar ve Feridun Sinirlioğlu, beni ekibe hızlı not tuttuğum için almıştı" diye anlatırdı. Çankaya Köşkü'ndeki o dönemin, kendisine neler kattığını çeşitli vesilelerle çok dinlemiştim. Sonra büyükelçilik dönemi geldi. Kalbi Balkanlar ile atan bir diplomat olarak ilk büyükelçilik görevi için Sofya'yı bekliyor ve orası için heyecanlanıyordu; ama ataması Moğolistan olarak çıktı. "Moğolistan Büyükelçisi" olduğunu öğrendiğinde belki biraz hayal kırıklığı yaşadı ama dilinden hiç dökülmedi. Ertesi gün telefonda bana, "Devletimizin uygun gördüğü her toprak parçasında görev yapmak onurdur" diyordu.Moğolistan ve Ürdün...Heyecanını, iş aşkını oraya da taşıdı. Görev yaptığı üç yıllık sürede sadece bir kez Dışişleri Bakanı ziyareti yapılsa da, o da son günlerdeydi, Ulanbator'un unutulmuş bir başkent olduğunu hiç düşünmedi; Türk girişimcileri yatırım yapmaları için ikna etmeye, kültür günleri düzenleyerek oradaki görev süresinin hakkını vermeye çalışıyordu. Moğolistan'ın eksi 40 derece soğuğundan, 2016 yılında Ürdün'ün 40 derece sıcağına atandığında "soğuğu özleyeceğinden ama kemiklerinin ısınmasına itirazı olmayacağından" yine gülerek bahsediyordu. Eskiyi hiç unutmadan, heybesindekilerle yeni deneyimler için heyecanlanıyordu. Ürdün'de Büyükelçi iken bir başka Büyükelçi Deniz Çakar ile beni Amman'da yapacağı 8 Mart Kadınlar Günü etkinliğine davet etmiş, orada bizi Ürdünlü diplomat ve gazeteci kadınlarla buluşturmuştu. Rezidansındaki kahve sohbetlerinin yeri ayrıydı.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6970357;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6970357;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlardeniz-kilislioglukaragozun-ardindan-6970357' });Ürdün Büyükelçiliği görevinden sonra uzun ve yorucu Ankara günleri başladı. Enformasyon Dairesi'ne Genel Müdür olarak dönmüştü. "Antalya Diplomasi Forumu"nun organizatörlüğü görevini üstlendiğinde en iyisini yapmak için yine kolları sıvadı ancak tam o sırada pandemi patlak verdi. Yine de heyecanını kaybetmedi, sonunda o forumu ekibiyle iki kez yapabilmişti.Basın ile ilişkisi her daim iyiydi. Gazeteciler olarak ondan haber alabilme hevesiyle telefonu çevirdiğimizde, aradığımız 'manşeti' belki hiç alamadık ama o incelikli sohbetiyle gazeteci-diplomat ilişkisini hep saygıyla korudu.Uzun bir bekleyişin ardından son durağı Lizbon'du. Büyükelçilik görevi kendisine verildiğinde Bakanlığın belki de en mutlu ismiydi. Tek üzüntüsü 2021'de Kıbrıs Gazisi babası Tuğamiral Erdinç Karagöz'ün vefatının ardından İstanbul'da yaşayan annesi Ayla Hanım'ı daha da yalnız bırakacak olmasıydı. Mart ayında gittiği Portekiz'i daha yeni yeni keşfediyor, her fırsatta sokak sokak geziyordu. Gezeceği çok yer, yapacağı çok iş vardı.Dışişleri Bakanlığı iyi bir diplomatını kaybetti, bizlerse hayatı tüm zorluklarına rağmen keyfe ve kahkahaya çevirerek yaşamayı başarabilen bir arkadaşı... Güle güle Karagöz...Greta'nın savaş değerlendirmesi: EcocideBu hafta Kiev'in en dikkat çeken konuğu İsveçli çevre aktivisti Greta Thurnberg'di. Greta Thurnberg, Ukrayna Devlet