Değişim ne zaman gerçekleşir

"Hiçbir ordu, zamanı gelmiş bir fikir kadar güçlü değildir." Bu söz büyük Fransız edebiyatçı Victor Hugo'ya ait.Devrimler çağının başlamasıyla birlikte yukarıdaki söz birçok siyasi hareket için hem varlık sebebi hem de varlığını sürekli kılmanın en temel dayanaklarından biri haline geldi. Bu söz özellikle de 20. yüzyıl içinde kurulan ve kendisini devrimci olarak tanımlayan siyasi hareketlerin neredeyse tamamı için aynı işlevi gördü dersek pek de yanılmış olmayız.Bu durum, işin derin teorik kısmını bir tarafa bırakırsak, en basit biçimiyle şöyle anlatılabilir:İnsanların içinde yaşadığı ama sadece çok küçük bir gruba refah ve gelişim izni tanıyan bir sistem vardır. Adaletsizlik üreten bir sistemdir bu ve zamanla üretmiş olduğu bu acı ve adaletsizlik öyle bir boyuta gelir ki insanlar sonunda -öyle ya da böyle- bu sistemi değiştirir. Zaten çelişkiler üzerine kurulu bu yapının ürettiği "çelişkilerin" giderek "keskinleşmesi" ile mümkün olur bu süreç. İnsanların gözleri açılır, yapının ürettiği tüm adaletsizlikler artık reddedilemeyecek biçimde gözle görülür ve herkesi etkiler hale gelmiştir. Yani isteseniz de reddedemezsiniz eski yapının artık işlemez olduğunu. Yani koşullar "olgunlaşmıştır". Dolaysıyla da tarihin tekerleğinin geri dönmeyeceği varsayımıyla bir şekilde sistem değişir, ortaya yepyeni ve müreffeh bir yapı, mutlu bir toplum çıkar. Kendilerini devrimci olarak gören yapıların çoğu umutla "koşulların olgunlaşmasını" bekler. Sabırlı olmayanlar silahlı mücadele adı altında tedhiş ve terörü kullanarak "koşulları olgunlaştırmaya" çalışır. Bazen başarılı olurlar. Çoğu zamansa silinip giderler. Hatta "koşulların en olgunlaştığı" zaman bile başarısız olmaları muhtemeldir. Başarılı olanların ise ortak iki özelliği vardır; hem süreci çok iyi analiz etmiş ve anlamışlardır hem de toplumun her kesiminde -özellikle de dayandığı kesimler arasında- varlığını kurumsal olarak ortaya koymuşlardır. En azından böyle olması gerekir ki beklenen kriz anı geldiğinde hemen ve toplumun en geniş kısmını kapsayacak şekilde ipleri ele alsın ve siyasi kurumları yeniden işler hale getirebilsin. Değişimin temel parametresi değişime hazır olmaktır yani. var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6867130;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6867130;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlardeniz-bayramogludegisim-ne-zaman-gerceklesir-6867130' });Bir de şu çelişkilerin keskinleşmesi meselesine bakmak gerek elbette. Ünlü düşünür Alexis de Tocqueville, Fransız Devrimi'ni anlattığı kitabında devrimden önceki 16. Louis döneminin Eski Rejim'in en müreffeh dönemi olduğunun altını çizer. Düşünürün buradaki maksadı "değişim isteğinin