Son Suud ziyaretinin perde arkası

Ramazan ve Bayramın yoğunluğunda yeterince üzerinde durulmayan oldubittilerden biri de Cumhurbaşkanı'nın beş yıl sonra yaptığı "ani" Suudi Arabistan gezisi oldu.İşin aslı şu ki ağır ekonomik çöküş cenderesinde sıkışan "tek kişilik yönetim", önce Tank Palet Fabrikası'nın peşkeş çekildiği, savunma sanayinin stratejik kurumlarının da satılacağı şâyiasının yayıldığı, ABD, İngiltere ve İsrail onayı olmadan adım at(a)mayan Katar'la ihaleleri katladı. Peşinden Birleşik Arap Emirlikleri'yle (BAE) ilişkiler yenilendi. Özetle "yandaş medya"ca "şerefsizler!", "zâlimlerin piyonu" manşetleri atılan, bazı bakanlarca "15 Temmuz'un finansörü" olmakla suçlanan yönetimlerle işbirlikleri güçlendirildi. "PARA BULMA PEŞİNDE!" Akabinde Ramazan'da ve Kadir Gecesinde Mescid-i Aksa'ya baskın ve saldırılarla Müslümanlara zulmü pervâsızca sürdüren, Filistin toprakları üzerinde katliam yapan, "terörist ve haydut devlet" dedikleri Siyonist İsrail "dost" ilân edildi! Müslüman komşu Suriye yönetimiyle diyaloga yanaşmazken, Cumhurbaşkanı İsrail'e "bölgesel işbirliği", "istikrar fırsatı" mesajları verdi. İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un Türkiye'ye ziyaretinin ardından Cumhurbaşkanı'nın haber verdiği İsrail Başbakanı Benett'in gelişi öncesinde Suud Krallığı'ndan swapla borç para bulma peşine düşüldü. Çarpıcı olan, geçen yıl "eski düşmanı" Katar Emiri Temim'i, bir ay önce Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'yi bizzat karşılayan Bin Selman'ın Erdoğan'ı karşılamaya bir emiri havaalanına göndermesi. Cumhurbaşkanı "Hâdimü'l Haremeyn'in daveti üzerine Suudi Arabistan'a bir ziyaret gerçekleştirdik" derken, Suudi Arabistan'ın resmi medya kanalı Al-İkhbariya'da ziyaretin Krallığın dâvetiyle olmayıp Erdoğan'ın tekrar tekrar isteği üzerine yapıldığının duyurulması. İKTİDARDA KALMA UĞRUNA... Keza Suudî medyasında "yaklaşan seçimlere bozuk ekonomiyle giden, ülkesini İslâm âlemi ile demokratik dünyadan izole