"Kriz yok" çıkışı!

GARABETKamuoyu yoklamalarında "millet ittifakı"nın yüzde 46'larla "cumhur ittifakı"na yüzde on üç fark atması, "altılı parlamenter sistem işbirliği"yle bu farkın katlanması iktidardakileri paniğe sürüklemiş. Bundandır ki muhalefetin çağrılarıyla KYK faizlerinin silinmesi, icra ve haciz gelen elektrik, su, telefon, doğalgaz borçlarının ödenmesi benzeri bir dizi "hamle"yle ekonomide "bahar havası" estirmeye didiniyor. Ancak bütün bu algı operasyonlarının da millet nezdinde kâr etmemesi üzerine Cumhurbaşkanı "Hepimiz aynı gemideyiz, bu gemi ekonomide su alıp batarsa hepimiz batarız!" diye "sabır" istiyor. Garip olan, "açlık sınırı"nın 7 bin 282, "yoksulluk sınırı"nın 21 bin 784 lirayı geçtiği, ev kiralarının 1.500 liradan 5-6 bin liraya fırladığı vartada "aynı gemide"de güvertedekilerin alttaki kürek mahkûmlarını unutup, yüksek enflasyon, fahiş zamlar ve ağır ekonomik kriz kıskacında ezilip boğulmalarını umursamamaları; geminin batmasıyla sıranın kendilerine geleceğini düşünmemeleri... Daha da garibi, eskide ekonomik krizlerde iktidardakiler en azından halka karşı mahcubiyet duyarken, şimdikilerin milleti inim inim inleten, tâlimatlı resmi rakamlarla yüzde 80, gerçekte en az yüzde 180 enflasyonla kasıp kavuran pahalılığı dahi "böyle bir şey yok" diye inkâr etmeleri. Bir AKP yerel yöneticisinin "Bizde kriz yok, market sepetini istediğimiz kadar dolduruyoruz; engel, sıkıntı yok, kaynakları döke saça kullanabiliyoruz" çıkışıyla insanlarla âdeta istihza etmesi. "Vatandaş da devletine, hükümetine sahip çıkmalı" diye üstelik vatandaşları suçlaması... TESBİT "Gerçekten çok zor" "Ekonomik krizi fırsata çevirmede en başarılı oldukları"nı iddia eden Cumhurbaşkanı, yatırım, üretim ve istihdamdan yoksun çöküşteki "ekonomi politikaları"nı ısrarla sürdürüleceklerini söylemiş. Daha da çarpıcısı, iktidara en ufak bir eleştiri tweetini paylaşan ya da sokak röportajı yapan gençlerin derdest edildiği vetirede "bilgisayarıyla, tabletiyle, cep telefonuyla, internetiyle, sosyal medyayla, iletişim alternatifleriyle büyüyen bir gençliğin yokluğun ve yoksulluğun pençesindeki Türkiye'de yaşamanın ne manaya geldiğini anlatmak gerçekten çok zor" cümlesiyle yakınmış... Evet, AKP'nin iktidarı devraldığı sırada 2021 ekonomik krizinin etkisiyle yüzde 20'lerden hızla düşen enflasyonun yirmi yılda yüzde 40'lardan 80'lere, gerçekte yüzde 180'lere yükseldiğini; 1.5 lira olan doların önce 7, akabinde 18 lirayı aştığını; litresi 1 lira 48 kuruş olan benzinin motorinin evvela 7-8 liraya, ardından