"Dinî cemaatlere devlet kontrolü" projesine dikkat!

Bütün dünyada, demokratik ülkelerde sivil - sosyal hizmetler, faaliyetler tamamen devletten bağımsız sivil toplumca yerine getirilir. Hukuka, kanunlara uymayan bir yanlışlık -yasa dışılık- varsa zaten ilgili merciler kanalıyla devlet müdahale eder.Enes Kara meselesinde de ortaya çıktı ki, hiçbir demokrasiye sığmayan otoriterliklerle dinî eğitimi bütünüyle devletin uhdesine almaprojesi devam ediyor. Evvela sormak lâzım; toplumdaki çeşitli birliktelikleri, plâtformları, akademik mahfilleri, esnaf sınıflarını ortadan kaldırmak mümkün olmadığına göre devlet nasıl bu cemaatleri denetleyecek "Sıra geceleri" veya "ev ziyaretleri"ni de valiler, kaymakamlar mı denetleyecek Sünnet, düğün, nişan ve kına merasimlerinde okunan şarkılar ya da duâlar da mülkî âmirlerin "onayı" ve "izni"yle mi olacak NEDEN SERİŞTE EDİLİYOR Oysa Amerika'dan Avrupa'ya demokrasilerde ülke nüfuslarından fazla sosyal gruplar, sivil toplum kuruluşları, dernek - vakıf, enstitüsü, sosyal hizmet grupları, sendika, felsefi ekoller, akademik bilim plâtformları var; ve bunlar demokrasinin, özgürlüklerin, temel hak ve hürriyetin alt yapısını oluşturan temel taşları. Bütün demokratik ülkelerde cemaatler, dinî cemaatler var ve tabiatları gereği olarak tamamen devlet dışı - sivil çalışırlar, Ne var ki son olay üzerine iktidardakilerin de topyekûn dinî cemaatlere saldırıyı suskunlukla ya da geçiştiren düşük profilli söylemlerle geçiştirmesi; YÖK'ten Millî Eğitim'e ilgili resmi mercilerce başta intiharlar olmak üzere birçok gencin bunalımla düştüğü vartaya dair etraflı kıyaslama ve incelemelere dayanan hiçbir ciddi-kapsayıcı açıklama yapılmaması yine basit siyasi rant hesâplarını ifşa ediyor. Gerçekten, devlet yurtlarında, özel yurtlarda daha vahim olaylar sıklıkla olurken neden bir tek bu ve benzeri olaylar serişte edilerek din ve din eğitimi tartışması alevlendiriliyor DİN ÜZERİNDEN POLEMİKLER... Görünen o ki öteden beri toplumu güdümüne alma ameliyesine tevessül eden siyasi iktidar, çeşitli bahanelerle dinî cemaatleri de devletin kontrolüne alma peşinde. Bir yandan "iktidar cephesi"nin dışındakilere yönelik "din dışı" çarpıtmasında bulunulurken, diğer yandan "dinî cemaatlerin devletin kontrolüne alınması projesi"ne ortam oluşturuluyor.