Ukrayna'da gidişat ve Türkiye'nin yönelimleri

Rusya ile Ukrayna arasında Belarus'un Gomel şehrinde başlayan ateşkes müzakerelerinin video konferans aracılığıyla gerçekleştirilen "dördüncü turundan" ve devamından olumlu bir sonuç çıkabilir mi İki nokta dikkat çekiyor: Her iki görüşme heyetinde de ültimatomların yerini tartışmanın aldığını düşündüren bir sessizlik var. İkincisi ise piyasaların bu sefer bir netice çıkacağına inanıyor olmaları. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy'nin ekibi son görüşmeyi "en yapıcı" görüşme olarak değerlendirdi. Kiev'de kulislerde Rusya ile Ukrayna arasında ateşkese dair önemli mesafe alındığı ve en geç Mayıs ayına kadar bir çözümün şekilleneceği konuşuluyor. Ancak Ruslar müzakerelere devam ederken barış olmayacakmış gibi de hazırlık halinde. Yeni T-72B3M tanklarını Ukrayna'ya sevk etmeye hazırlanıyorlar. Bu tanklardan 30'u ilk kez 2021 Aralık ayında Tacikistan'daki Rus askeri üssünde hizmete sokulmuştu. Rusya, güçlendirilmiş zırhı, yüksek mayın koruma teknolojisi ve manevra kabiliyeti ile savaş yetenekleri önemli ölçüde artırılan bu tankları Ukrayna'ya sevk etmek için start verdi. Zelenskiy, Rus Federasyonu'nun temel önceliklerinden ikisine boyun eğebilir. Ukrayna'nın tarafsızlığı ve Kırım ile Donbas'ın Moskova'nın nüfuz alanındaki geleceği. Zelenskiy, Vladimir Putin ile yüz yüze bir görüşme istiyor ve "zor müzakerelerden" bahsederek, "Ülkemiz için garantileri somutlaştırmalıyız" diyor. İki ülke arasındaki çözüm yolunda ilk somut gelişme, kuşatma altındaki şehirlerle sınırlı ve geçici ateşkes alanlarına imkan verecek bir anlaşma olabilir. Bu süreçte Türkiye yapıcı rol oynayabilir. Zira iki ülke arasında en somut adımı atan ülke Antalya zirvesiyle Türkiye oldu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bugün Rus mevkidaşı Lavrov ile bir araya gelecek. Kalıcı ateşkes için bir önerisi olacak. Ardından Ukrayna'ya geçecek. Güvenlik riskleri nedeniyle görüşme Kiev'de değil daha güvenli bir bölge olan Lviv'de gerçekleşecek. Eğer iki taraf da olumlu bakarsa en azından bölgede tansiyon düşürülmeye çalışılacak. Ankara'nın iki ülkeye önerisi tarafların 22 gün önceki sınırlarına çekilmesi yönünde olacak. Daha sonra 6 aşamalı müzakere sürecine dair bir planlama konuşuluyor. Ancak Rusya'da son sözü Putin söyleyecek. Diğer taraftan Ukrayna'daki savaşın Türkiye'nin yönelimlerini pekiştirdiği görülüyor. Türkiye, dış politikasını Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden önce yeniden düzenlemeye başlamıştı. Ankara, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve İsrail ile ilişkilerini normalleştirirken, Ermenistan ile yakınlaşma sürecini de geliştirme aşamasında. Son dönemde, Rusya ile iyi ilişkiler içerisinde bulunan Türkiye ve İsrail'in yeni bir eksen oluşturabileceği ortaya çıktı. Türkiye, Moskova ile ilişkilerini koparmak istemiyor. Her iki ülke son yıllarda, Suriye ve Libya'daki iç savaşlardan tutun da Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki Dağlık Karabağ bölgesi nedeniyle yaşanan ihtilafa kadar birçok alanda farklı taraflarda yer aldı. Ancak Ankara, Moskova ile yapıcı diyalog çabalarını sürdürüyor. Ankara, Ukrayna konusunda da çeşitli aşamalarda yapıcı roller üstlenebilir. Bu açıdan Moskova kapısını tamamen kapatmak doğru olmaz. Yaşanan gelişmeler Batı'ya da NATO üyesi Türkiye'nin