Dolandırıcılıkta dikkat çeken detay

Önce bir gazetede, sonra internet sitelerinde okudum haberi. Türkiye'nin gündemine oturan bazı eski futbolcular ve teknik direktörlerin adının karıştığı dolandırıcılık olayında, canı en çok yananlardan biri Arda Turan'a ait olduğu belirtilen şöyle bir haber vardı: "Dolandırıldığım para servetimin 6'da 1'i bile değil."
Saatler sonra yine Arda'nın olduğu belirtilen açıklama geldi: "Adımla yayılan sözlere lütfen itibar etmeyiniz."
Doğrusu ikincisine inanıyorum. Birincisini yakın çevresine dahi olsa, "ortalama zekaya sahip bir kişinin" söyleyebileceğine ihtimal vermiyorum. Arda akıllı adamdır; nerede ne yapacağını ve nasıl konuşacağını iyi bilir!
Gelelim en önemli noktaya. Kamuoyu; dolandırıldığını öne süren ünlülere ve hikayelerine odaklanırken, büyük resmi gözden kaçırmamak gerek. Konuşulan paralar, üst düzey bir kulübün yıllık bütçesine eşdeğer.
Bu çaptaki vurgunun tek sorumlusu bir banka müdiresi olabilir mi Süreç ilerledikçe arkasının çorap söküğü gibi geleceğe benziyor.
Dahası yakında can havliyle yapılacak ve dudak uçuklatacak itiraflar, umulmadık kişilerin başını yakabilir.
Olaya sadece "kayıt dışı kazanç", "kara para aklama" ve basit bir "alacak verecek" meselesi gibi bakılmamalı.
Yeter ki ipin ucu kaçmasın ve kimseye "konumu" veya "unvanı" nedeniyle hoşgörüyle yaklaşılmasın.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Yapma be Serdar hocam!

Bugün çok özel bir gün. A milli takımın 2024 Avrupa futbol şampiyonasındaki rakipleri belli olacak. Tarihinde ilk kez bir kuraya ikinci torbadan katılacak Türkiye.
Ara sıra birbirimize takılırız. Sevgili dostum, hakem camiasının emektarı Serdar Akçer'in içinden gelmiş. Günler öncesinden rakiplerimizle ilgili şöyle bir öngörüde bulunup mesaj atmıştı bana:
"Abi kızma ama; Grup B: İspanya, Türkiye, Hollanda, İtalya."
Cehennem değil, samanyolu galaksisini karıştıracak bir grup.
Elbette kızdım Serdar'a. Daha beterini kim düşünebilirdi ki
Medya olarak alışmışız; rakipler kim olursa olsun, umut pompalamaya ve pembe tablo çizmeye.
Lakin böyle bir kurayı aklımın ucundan bile geçirmiyorum.
Benim tercihim mi
"Belçika, Türkiye, Slovakya, İsviçre."
Haydi rastgele...

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Olmuyor sayın İbanoğlu!

Futbol tarihi Ahmet İbanoğlu'nu "Eski Merkez Hakem Kurulu başkanı" olarak yazacak. Hepsi bu kadar.