Altlaştırma Uygulaması

Toplumun bir kesimini daha alt kategoriye ayırmak ya da öyle olmasını bilinçli bir şekilde istemek amacıyla asıl olanın yanına bir de asıl olmayan ama asılmış gibi iliştirilen asıldan ehven alt tanımlama ve uygulamalar var. Öyle ki bu durum daha kategoriyi oluştururken o kategoride olanları normalden bir alt sınıf şeklinde tanımlayıp aynı şekilde de uygulanıyor. Uygulamanın hedefinde de sanki bu toprakların asıl sahiplerinin bir şekilde daha aşağıda gösterilmesi amaçlanıyor olmalı ki toplumu oluşturan millet mayasının sağlam olduğu kesimler alt kategorilere uygun bulunuyor. Kategoriler resmiyetin uygun gördüğü statülerin ihdasından toplumsal serbest yaşamın farklı göstergelerine kadar çeşitli farklılıkla kendini gösteriyor. Farklılıklar normal şartlarda zenginlikken burada olumsuz anlamla birlikte 'farklı' şekilde zenginliktir. Bu kategorileştirme ve altlaştırma sonucu adeta toplumu sınıflaştırma bizzat devlet tarafından tanımlanıyor ve uygulanıyor. Devletin altlaştırmasının sonucu da, toplum yaşayışında 'doğal olarak' bir altlaştırma meydana getiriyor. Doğal olması insanların normal şartlarda kabul etmemesi gereken durumu daha çok ekonomik sebeplerle kabullenmesidir. Devlet uygulamasıyla yoksul artı yoksul kurum eşittir yoksul yaşam şeklinde formüle edip fiile geçiriyor. Buradaki hedefte olan yoksullar büyük oranda bu toprakların mayasındaki 'inançlı' insanlardır. Toplumsal altlaştırma yeni değil eskiden beri var olan bir uygulamadır. Nasıl mı pushfn('ads'); Eğitimden başlayalım. Meslek liseleri, köy kökenli ve şehirli yoksul ailelerin çocuklarının üniversite okumasını engellemek için eğitime sokulmuş bir eğitim müessesi kategorisidir. Yoksul çocukları meslek liselerinde okuyacak sonra fabrikalarda ara eleman ki toplumsal altlaştırmanın en somut örneğidir ara eleman, olarak çalışacaktır. Devlet dairelerine yaklaştırılmayacak, yaklaştırılırsa da meslek liseleriyle ilgili yerlerde istihdam edilecektir. Devlet dairelerine düz liseler, sınavla öğrenci alan liselerden mezun olup üniversite bitirenler uygundur. Bu durum bugüne kadar böyle uygulanmış, gerçekleşmiştir. İstisnalar kaideyi bozmaz. Meslek yüksek okulları (iki yıllık üniversite) da aynı amaçla kurulmuştur; toplumsal altlaştırma. Fakülteye gidemeyen çocuklar oralarda eğleşsin diye. Eğitimde altlaştırma elbette bunlarla sınırlı değil, bunlar örnek. Devletin altlaştırma amacı olmasa eğitimde liselerin türü ne olursa olsun aynı kategoride aynı standart kalitede eğitim verilmesi gerekirdi. Normalde olması gereken; bütün lise türlerinde aynı kalitede eğitim verilmesidir. Üniversitelerde meslek yüksek okulları olmamalı; bütün üniversiteler