Yeni harekât mı, Esed ile görüşme mi

Cumhurbaşkanı Erdoğan iki şeyi aynı anda yapıyor. Hem Esed ile "uygun şartlarda" görüşebileceğini söylüyor hem de Suriye'nin kuzeyinde "en uygun vakitte" PKK-YPG'ye kara operasyonu yapılacağını vurguluyor. Akla gelen ilk üç soru şöyle: 1- Bu iki hedef birbiriyle çelişir mi 2- ABD ile Rusya olumsuz tutum aldığına göre kara operasyonu yapılabilir mi 3- Kara operasyonu ve Esed ile görüşmenin zamanlaması ne olur Bu sorularla ilgili tahminlerimi en baştan söyleyip sonra detayına geçeyim. 1- Artık çelişmiyor, 2- Karşı çıksalar da uzlaşmayı tercih ederler, 3- En uygun vakitte. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doha'da Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ile tokalaşarak BAE, Suudi Arabistan ve İsrail ile devam eden normalleşme politikasına yeni bir halkayı ekledi. Kahire ile ikili ilişkileri toparlamak zaman alabilir, diğerleri kadar hızlı yürümeyebilir. Sebebi Türkiye ve Mısır'ın Libya, Etiyopya ve Cezayir politikalarındaki uzlaşmazlık ve rekabettir. Ancak bu normalleşme Doğu Akdeniz ve Ortadoğu'daki dengelerin değişmesine katkı verecek önemdedir. Ankara'nın iki yıl önce normalleşme politikasına başlamasının ve karşılık bulmasının sebebi küresel ve bölgesel şartlardaki kritik değişimdir. Pandemi, Biden yönetiminin politika tercihleri ve Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ile hızlanan büyük güç rekabeti ilk akla gelenler. Bu değişimlerin sonuçları ise Batı ittifakı içindeki ayrışmalar, başının çaresine bakmak zorunda hisseden bölgesel güçlerin daha iddialı şekilde Rusya ve Çin ile yeni işbirliği arayışlarına girmeleri ve eski hasımlıkları toparlama girişimleri olarak ortaya çıktı. İşte Erdoğan böyle bir ortamda pro-aktif bir diplomasi uyguluyor. Hem Ukrayna krizinde arabulucu oluyor hem ikili ilişkileri toparlıyor hem de terörle mücadeleden vazgeçmeden yeni çalışma yöntemleri arıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyasette küslük olmaz" diyerek Sisi'den sonra Esed ile yakında görüşme ihtimalini güçlendiriyor. Normalleşme politikasının diğer ayaklarında olduğu gibi böylece sembolik engelleri kaldırarak diplomasiye imkân veriyor. Bu içeride muhalefetin eleştirilerini zayıflatırken dışarıda normalleştiği ülkelerle yeni bir çalışma tarzına yöneliyor. Bunun en zor olacağı ülke kuşkusuz Suriye. En uzun sınırlara sahip olduğumuz Suriye'deki iç savaş yüzünden yıllardır terör örgütleriyle (PKK-YPG ve DEAŞ) mücadele ve sığınmacı sorunu ile uğraşıyoruz. Bugün kritik soru şu: Ankara ve Şam arasındaki istihbarat görüşmelerinin dışişleri ya da devlet başkanları seviyesine çıkarılması nasıl mümkün olur Esed yönetimi, "toprak bütünlüğü ve egemenliği" adına Türkiye'nin güvenli bölgelerden çekilmesini istiyor. Muhaliflere desteğini kesmesini bekliyor. Ankara ise hem PKK-YPG ile mücadele hem de