"İslâm'ın Sancaktarları"

Hayatta en çok gıpta ettiğim kimseler, hâfızlardır. Hâfız olmayı ne kadar çok isterdim. Çocukluğumda namaz sûrelerini ezberlemiştim. Daha sonra imam-hatibe gittik. Bizim zamanımızda dört yıl olan ortaokul kısmında neredeyse 30. cüzün tamamını ezberlemiştik. Daha sonra imam-hatip lise kısmının fark derslerini verirken de bazı sûreleri ezberlemiştim. Önceleri ezberimde yüzlerce telefon numarası vardı. Sonra bu akıllı telefon çıktı, bütün o numaralar hafızamdan gitti. Hafızamın körelmemesi için ben de Kur'an'ımıza yöneldim. Yasin-i Şerif, Fetih Sûresi, Rahman Sûresi, Mülk Sûresi gibi sûrelerle âyet-i kerimeler ezberlemeye başladım. 5-6 âyetlik aşr-ı şerifler, 3 ayet, 2 ayet, bir ayet Teravih kıldırırken okuyacağım âyetler Duâ âyetleri Bir hadis-i şerifte de belirtildiği üzere çocukken ve gençken yapılan ezberler taşa yazı yazmak gibi, ileri yaşlarda ise suya yazı yazmaya benziyor. Bende İbn-i Hacer tabiatı var. O mübarek tekraren ilim talebinde bulunurken bir mağarada su damlalarının kayayı oymasını kendine rehber edinmiş. Yani ısrarla yapılan tekrarla ilim sahibi olma yolunu tutmuş. Ben de öyle yapmaktayım. Israrlı tekrarlarla ezber yapmakta, yaptığım ezberleri namazlarda okuyarak muhafaza etmeye çalışmaktayım. İşte bütün bu hıfz çalışmaları esnasında, hâfızların ne büyük bir hazineye mâlik olduklarını görmüş ve onlara gıpta etmişimdir. Hele Sevgili Peygamberimizin (asm) hafızlar hakkındaki pek çok hadis-i şeriflerini okuyunca Bu hadis-i şeriflerden bazılarına bakalım. pushfn('ads'); Peygamber Efendimiz (asm) buyuruyor: "Kur'an'ı ezberleyen, onun hükmünü yaşamaya gayret gösteren kimse Allah tarafından korunmuştur." (Camiü's-Sağir, 3658 no'lu hadis) "Kur'an'ı ezberleyen, yaşayışıyla onun hükümlerine ayna olan kimse İslâm sancağını taşıyan kimsedir. Böyle bir kimseye saygı gösteren, Allah'a saygı göstermiştir. Onu küçük görene ise Allah lânet etsin." (a.g.e., 3660 no'lu hadis) "Kur'an'ı ezberleyen, yaşayışıyla onun hükümlerine ayna olan kimseler, kıyâmet günü Cennet ehlinin rehberleridir." (a.g.e., 3759 no'lu hadis) "Kur'an'ı ezberleyen, yaşayışıyla onun hükümlerine ayna olan kimse Allah'ın dostudur. Dolayısıyla onlara düşmanlık besleyen Allah'a düşmanlık beslemiştir. Onları dost edinen Allah'ı dost edinmiştir." (a.g.e., 3760 no'lu hadis) Bu ve daha pek çok hadis-i şeriflere bakınca, "Ne mutlu hafız kardeşlerime" diyorum. Buradaki müjdelere nâil olmak ne büyük bahtiyarlık. Ancak bu şerefli vazifeyi hakkıyla îfa etmek de kolay değil. Hafızlıktan sonra Kur'an'ımızın mânâsını, tefsirini, ahkâmını güzelce öğrenmek gerek. Bunun için ehil âlimlerden ders alıp yetişmek gerek. Hz. Abdullah İbn-i Mes'ud'un (ra) yaptığı gibi, ezberlenen âyet-i kerimeleri hayata hâkim kılmak gerek. En mühimi de bu. Bu hususta yapılacak şey, Sevgili Peygamberimiz'in (asm) Sünnet-i Seniyyesini rehber edinmektir. Hz. Âişe (ra) validemizin belirttiği gibi,