Nusret'in kupası

Katar futbolun patronu. Yayıncı'mız. Kanka'mız. Kasa'mız. Ailece görüşüyoruz. Top medyası uyanıktır bu toplara girmez "patronları" için tek kelime etmez. Biz girelim. Messi'nin cibinlik giydiği, Nusret'in sahaya girip kupayı tokatladığı, altın madalyaları ısırdığı, 1 ay boyunca hayattaki seküler her zevkin, güzelliğin, keyfin içine edildiği, kaptanların kol bandının bile sansürlendiği siyasal islamın sevimli'leştirildiği bir kupaydı. Arjantin'de yine kriz vardı, para yoktu, enflasyon uçmuştu, Ekonomi Bakanı daha yeni istifa etmişti. Arjantin Cumhurbaşkanı ayıp olmasın diye finali evinde Arjantin'de izledi. Bizde Allah'tan öyle sorunlar yoktu. Bizim Cumhurbaşkanı finali "ikinci evi"nde Katar'da izledi. Katar'dan bir foto servis edildi. Maçtan sonra kupa Nusret'in elinde, bu kupa için 36 yıl bekleyen Arjantin takımı Nusret'in kupayı vermesini bekliyor! E Burası Ortadoğu. Her ülkenin bir sahibi var. Emir kupaya 350-400 milyar dolar gömmüş. Para onun Ülke onun. İsterse midyeci Mehmet'i sahaya sokar isterse şırdancı Ahmet'i maça sokar 10 dakika oynatır. 2000'den sonra piyasaya öyle yerli milli Türk markaları sürüldü ki. Nusret ilk 1000'e girmez. Tren kazasında 41 kişi öldü 74 kişi yaralandı. Bakan "Ben çok rahatım, direksiyonu ben kullanmıyorum ki kardeşim" dedi. 8 kişi öldü 88 kişi yaralandı. Aynı Bakan "Karayollarında yılda 5000 kişi ölüyor" dedi. Bakan "bakmaması gereken yerlere bakmadığı" için sonra başbakan oldu. Başbakanlık kaldırıldı. İBB Başkan adayı oldu. Hayvanat Bahçesi müdürü Tübitak'a başkan oldu. Dopinge sıfır tolerans diyen Bakan'ın döneminde doping yapan basketbolcu federasyon başkanı yapıldı. Doping 40pınar'a girdi. Doping yaşı 12'ye indi. Londra Olimpiyatları'nda 1500'de birinci olan atlet dopingli çıktı madalyası ikinci olan Türk atlete verildi, o da dopingli çıktı. Demirören'e "Kimden TFF Başkanı olmaz" diye sorsak "Benden" derdi. TFF Başkanı o oldu. "Kim İddaa'nın piyangonun sahibi olmamalı" dense Yıldırım Bey bile "Ben" derdi. İddaa'nın piyangonun sahibi oldu. Güreşçi banka yönetimine girdi. "Dolar 1 TL olacak 3 TL'yi geçerse yüzüme tükürün" diyen ekonomist () Külliye'ye girdi. Cenaze arabası esrar taşıdı. Ambulans stada fişek soktu. Taraftar korner direğiyle kaleciye saldırdı. Belediyeci kürekle köpek öldürdü. Doktoru "Bu doktor sahte" deyip ihbar eden doktor da sahte çıktı. Rektör arabasında torbacılar gezdi. Sisi'yle el ele fotolar servis edildi. Maliye Bakanı, fakir fukara diye milletle dalgasını geçti. İçişleri Bakan yardımcısı kardeşinin arandığını CHP'li Özgür Özel'den öğrendi. Her şey özel'leştirildi futbol Akp'leştirildi. Son dakikada frikikten gol atıp bizi 2020'ye götüren futbolcunun Alevi mi Sünni mi olduğu tartışıldı. Hazırlık maçları yapan Milli Takım Konya'dan Katar'a gönderildi. TFF 10 Kasım'da Atatürk'ü unuttu (), oynanan 7 kupa maçında saygı duruşu yapılmadı. TFF iktidarın yedek kulübesi gibi çalışıyor. Devletin ligini Akp'nin kankası, devletin bankası'nın kupasını Akp'li Bakan'ın abisinin medyası yayımlıyor. Rüştü Reçber TFF'deki görevinden istifa edip, "1 yıldır orada ne yaptığımı bilmiyordum herhangi bir görev yoktu" diyor. TFF'nin iktidarın çiftliği gibi yönetildiğini biliyoruz, kimlerin çiftlikten yolunu bulduğunu sadece Allah biliyor. Futbola yabancı 100'lerce kişinin doldurulduğu TFF'nin Başkanı hâlâ "yabancı sayısı"na kafayı takıyor. Antrenmanda bile 3 gol atamayan Lüksemburg bize 3 attı. Koyun Adaları 15-20 kişinin futbol oynadığı adadan bir 11 çıkarıp bizi 2-1 yendi. Kimse utanmadı 1 Allah'ın kulu istifa etmedi. Futbol direktörü çıktı herkese posta koydu. Dünya Kupası için lige ara verildi. Maç yoktu. Millet zamlara, elektriğe, doğalgaza, tarikatlaşmaya, yolsuzluklara, liyakatsızlıklara, iktidar torpilli ihalelere, Diyanet'e, Atatürk'ten nefret etmesine, milleti dinden soğutmasına vs. sarıyordu. Eczanelerde ilaç bulunmuyor. Atanmış CB yardımcısı seçilmiş milletvekillerine parmak sallıyor. Atanmış Bakan seçilmiş ana muhalefet liderine "Şerefsiz" diyor muhalefet vekillerini "Amerika'nın çocuklarısınız" diye fırçalıyor. Vekiller ona darbenin finansörü dediği BAE elçisiyle BAE'nin milli gününde pasta kestiği fotoğrafları gösteriyor. Ekrem İmamoğlu'nun eşiyle içki içip