Ligimizde ilk 6 hafta itibariyle ilginç bir fenomen yaşanıyor. Evet tüm takımlar lehine ve aleyhine fahiş hakem kararları izliyoruz ve bu hatalar can yakıyor, ancak gözlediğim fenomen bu değil. Uzun yıllardır belki de ilk defa şu takım, hatta şu iki takımdan biri, hatta üçünden biri şampiyon olur diyemiyoruz. Ne güzel! Uzun zamandır, Anadolu Kulüplerinin doğru yönetim ile takım kalitelerini artırmaları ve sistem hocalarının bu takımlar ile buluşmaları ile dört büyükleri zorlayan, hatta alabora edebilecek bir dip dalgası yaşanıyor. Dip dalgası aslında coğrafi bir olay, ama siyasette adeta tabandan gelen güçlü siyasi ve toplumsal hareketleri anlatıyor. Futbolda ise haksızca hesaba katılmayan, ısrarla görmezden gelinen, ancak bileği kolay kolay da bükülemeyen Anadolu'nun kaliteli takımlarına atıfta bulunuyoruz. Başrolde Başakşehir, Konyaspor ve Adana Demirspor var. Gaziantep FK'da iyi puan topladı ve Gaziantep şehrini de çok severim, ama Erol Hoca ile oynanan futbol diğer kulüpler gibi sezonun geneline yayılacak gibi durmuyor. Erol Hoca konusunda pek iyimser görüşlere sahip değilim ama umarım hep bu performansı gösterirler. Ligi iyi bir yerde bitirecek bu kesin, ama ilk 6 veya ilk 7 zor gözüküyor. Bu sebeple yedi takım arasında Gaziantep FK'yı sayamıyorum. Başakşehir, Konyaspor ve Adana Demirspor son senelerde sağladıkları kadro kaliteleri ve oturmuş oyunları ile kazanıyor. Hepsinin de potansiyeli çok yüksek, sistemli futbola inanan, çağdaş teknik adamları var. Arkalarında Başakşehir hariç, futbolu seven şehir taraftarları var, ki bu taraftarlar takımlarına karşı son derece sadıklar. Bugün dört büyüklerin bu üç takımla yapacağı maçlarda değil 3, 1 puanları dahi garanti değil. Konyaspor'un her maç rakiplerini oyununu bozan ve kendi oyununu kabul ettiren güçlü ve karakterli bir oyunu var. Konyaspor'un senelerdir sahip olduğu sistem ve oyuncu yapısı istikrarı sanıyorum ki Konya'ya hiç bir takımda olmadığı kadar taktik disipline dayalı, farklı bir oyun karakteri sağlıyor. Adana Demirspor ise Fenerbahçe maçını saymazsak, ki onda bile biraz şanslı olsa maç farklı bir sonuçla bitebilirdi, hücum yönünde iyi mühendisliğe sahip kadrosunu, potansiyeline yakın oynatan Montella ile aşırı tehlikeli bir takım hüvviyetinde. Bugün Adana Demirspor kadrosundaki isimlerin çoğu şu an dört büyüklerde forma giyebilecek kalitede. Örneğin Fenerbahçe'de Onyekuru kalitesinde bir kenar hücumcusu yok. Beşiktaş'ta Belhanda kalitesinde bir hücuma yönelik merkez orta saha yok. Daha düne kadar forvette Balotelli vardı!var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 2913734;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 2913734;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.trskorerbertan-kayayedi-guzel-takim-2913734' });Beşiktaş- Başakşehir maçı özelinde bakarsak, Başakşehir'in özellikle 70. dakikaya kadar olan kendine güvenli pas trafiğini hayranlıkla izledim. Emre hoca, rakip o boğucu presi ile 1. bölgede üstüne amansızca yüklendiğinde, ceza sahasının hemen önünde dahi ayağa pas yaparak rakibi 70 dakika boyunca çaresiz bıraktı. Bu ligde Beşiktaş'ın presine dayanabilecek ve ayağa pasla hücuma bu kadar kaliteli ve bilinçli şekilde