O 'modern el' bi rahat dursa!

Mevlevilikte yer alan semanın bağlamından koparılıp 'modern dans' eserlerine 'malzeme' yapılmasından oldum olası haz etmedim. Allah'a ulaşma yolunun derecelerini sembolize eden, içinde dini temalar barındıran, ayrıntılı kural ve niteliklere sahip tasavvufî bir tören olan semanın (ve semazenin) orasından burasından kırpılıp dansa, pop konserlerine, ticari faaliyetlere 'malzeme' yapılması yozlaşma değilse nedirHatırlıyorum, Sezen Aksu, bir konserinde semazen kullanmıştı.Yine geçmiş zaman, bir dalgıç tennure giyip, başına sikkeyi geçirdikten sonra belinde 20 kiloluk ağırlıkla sualtında 'poz' vermişti. Mühim bir nedeni de yoktu.Mevlana pidecisi, Mevlana şekercisi, Mevlana kasabı, Mevlana kunduracısı vs... Bunlara alışığız da, (yine geçmişten örnek vereyim) bir led ışık firmasının (etekleri rengarenk ışıklarla donatılmış) semazen görseliyle gazetelere reklam vermesine de şahit olduk: 'Bizimle görüşmeden led almayın.' Düğünlerde, ramazan ayı geldiğinde kafelerde, pop konserinde semazen gösterisi yapmak, meselenin özünü boşaltmak anlamına gelmiyor muBeyhan Murphy koreografisi ve Mercan Dede işbirliğiyle hazırlanan Güldestan balesinde ilk şoku yaşamıştım. Zaman zaman hala sahnelenmekte olan eserde; yarı çıplak adamlar, gül rengi, dökümlü saten kırmızı etekler giymiş, semayı andıran figürler, danslar...Boyuna geçirilmiş 'at nalı' büyüklüğünde tespihlerle güya zikir sahneleri...Sema gibi göze 'estetik' gelen bir şeyi tüketmek, güya 'modern yorum'la özünden koparmak, oryantalist bakış açısıyla dejenere etmek zorunda mıyızDaha geçen salı akşamı "Bir Gecede Binbir Gece, Bin Şems, Bir Celaleddin' gösterisini izlerken benzer duygulara kapıldım; neyse ki bu sefer Güldestan kadar itici değildi.İranlı yazar Shahzadeh İgual... Uzunca bir süredir Türkiye'de yaşıyor. Roman yazarı, Zerdüştlük ve İran edebiyatı üzerine seminerler veriyor. Yanılmıyorsam Türkiye-İran ve çeşitli İslam ülkeleri arasında