AKP'nin üstünü örtmeye çalıştığı gerçek...

AKP sözcüleri son günlerde yine o bildik söyleme sarılarak,"fırsatçılar, karaborsacılar" demeye başladı. AKP sözcülerine göre,'yüksek fiyatların sorumlusu' kendileri değil... Onlara göre domatesin, biberin, patlıcanın fiyatının bir türlü düşmemesinin sorumlusu kabzımallar, komisyoncular ve marketler... Peki bu söylem ne kadar gerçek Bu sorunun cevabını alabilmek için, size aylar önce yine bu köşede kendisinden bahsettiğim 30 yıllık dostumKurtuluş Özaydın'ı aradım. Özaydın, İstanbul Bostancı Sebze Meyve Hali'nde faaliyet gösteren 12 No'lu dükkanın sahibi. Kendisi aynı zamandaCHPAtaşehir Belediye Meclis Üyesi... Yaklaşık 30 yıldır sebze meyve işiyle uğraşanÖzaydın'a "Kabzımallar, marketler, esnaflar ve pazarcılar fahiş fiyatla mal mı satıyor İçinizde fırsatçılar mı var Domatesin, biberin fiyatı bu yüzden mi düşmüyor Bana domatesin tarladan çıkıp pazar tezgahına geliş sürecini anlatır mısın" diye sordum. Tohum, gübre ve ilaç fiyatları el yakıyor Kurtuluş Özaydın, önündeki güncel tabloya bakarak bir kilo domatesin tarladan pazara geliş sürecini tek tek anlattı. Şimdi Özaydın'a kulak verelim: "Ben sizegünde 4 ton domates çıkanve 4 kişinin çalıştığı bir ortalama bir tarlayı anlatayım. Tarlamız Antalya'nınSöğütya daElmalı Yaylası'nda olsun. 4 kişinin çalıştığı bir tarlada bir traktör günde ortalama7 saatçalışır. Çapalama, ilaçlama yapılır. Traktör, günde1400 TL'lik mazot yakar. Bu da ayda ortalama 45 bin TL demektir. Bunu bir kenara koyun şimdi... Bir işçinin aylak ortalama maliyeti 10 bin TL'dir.4 kişi 40 bin TL para alır. Tarlanın sahibi ayda 3 bin TL su parasıverir. Sulama yapabilmesi için elektrik kullanmak zorundadır. Keza aynı köylü,dövize endeksligübre ve ilacı da almak zorundadır. Bunların fiyatları el yakıyor. Köylü yanına bile yanaşamıyor. Tarlamızın sahibi köylümüz, ayda 10 bin TL ilaca, ortalama 5 bin TL de gübreye para verir.Dolar euro yükselince bunların fiyatı da artar.Dolayısıyla bu da maliyete yansır." GÜNDE 5 BİN TL MALİYET VAR Kurtuluş Özaydın sözlerini şöyle sürdürüyor: "Köylümüz, ertesi gün 4 ton domates çıkardığında 5 bin TL maliyeti olmuştur. Günde 4 ton domates üreten bir köylünün aylık maliyeti 150 bin TL'dir. Biz bu tarlada Sırık Domates çıktığını varsayalım. 1 kilo domatesin maliyeti, köylünün küçücük karını da içine katarsak, 8 ile 10 TL arasındadır. Köylü, bu malı kabzımalaen fazla 11 ya da 12 TL'yesatabilir. Bu paraya ambalaj fiyatı da dahildir. Ki; ambalaj malzemeleri dedövize endesklidir." Domatesin pahalı yolculuğu... Kurtuluş Özaydın, domatesin tarladan paketlenip İstanbul'a geliş sürecini anlatırken, artan maliyetlerin tüketiciye nasıl yansıdığını ise şöyle aktarıyor: "Yaklaşık 14 ton yükle Antalya'dan yola çıkıp İstanbul'a gelen bir nakliye aracının maliyeti, boş kasaları geriye götürmesini de hesaba katarsakortalama 14 bin TL'dir. Bir şoför, günde ortalama 500 TL yevmiye alır. Kamyonun gidiş gelişi en az üç gün sürer. Bu sırada şoförün günlük maliyetine500 TLdaha biner. Yeme, içme, sigara vs için... Aynı kamyon830 TL otoban ücretiöder. MALİYET DAHA DA ARTIYOR Bu kamyon İstanbul Bostancı Hali'ne gelip dükkanın önüne yanaştığında, domatesin kilosuna 1.5 maliyet binmiştir.Antalya'dan 12 TL'ye alınan bir kilo domates,İstanbul'daki Hal'e gelene kadar 13.5 TL olur." Özaydın, kamyonunBostancı Hali'ndeki dükkanın önüne yanaşmasıyla