Nefes alabilmek için...

DOT'un tek kişilik oyunu küçük bir öykü ve neşeli bir dil aracılığıyla kadınlara içlerindeki öze ve sese ulaşmalarını anımsatıyor. Ve içlerindeki o bal porsuğunu mutlaka bulmaları gerektiğini...İÇİMDEKİ BAL PORSUĞUDOT (BEŞ ÜZERİNDEN ÜÇ BUÇUK YILDIZ)Yazan: Elvin Aydoğdu Yöneten: Özlem DaltabanOyuncu: Elvin AydoğduSüre: 60 dakikaNe zaman ve nerede:20 Aralık Salı, 20.30'da Moda Sahnesi'ndeBilet fiyatı: 99 ve 132 liraKocaman bir meseleyi küçücük bir detay, önemsizmiş gibi görünen bir dert üzerinden anlatmak, niyetlenen hedefe giden yolu kısaltıyor. Yapması zor ama iyisine denk gelmek insanı heyecanlandırıyor. Eh, buna da hikâye anlatma meziyeti diyoruz!Elvin Aydoğdu'nun yazıp Özlem Daltaban'ın yönetiminde oynadığı 'İçimdeki Bal Porsuğu', beni en çok ve tam olarak buradan heyecanlandırdı. Ümüğümüze çöken erkek dünyasının tüm eşitsizliklerini, bir 'kaşıntı' derdinden başlayarak anlatıyor, küçücük bir anı ince ince kazarak derinleştiriyor ve finalde izleyicisini gururla karışık gözyaşları içinde bırakıyor.Haberin Devamı'Kadın ve zaman' odaklı bir hikâye bu. Maslak'ta bir plazanın 40'ıncı katında, bir oda dolusu beyaz yakalı erkeğin arasında başlayıp bir eczane dolusu mahalleli erkeğin arasında devam eden... Saatler ilerleyecek, büyük büyük laflarla dolup taşan o çok önemli toplantı bitmek bilmeyecek, aralarındaki tek kadının içini kemiren kaşıntı da... Peki kadın ne yapacak Aslında 'bir titri olan' ama daha çok 'asistan' muamelesi gören, 'kalifiye bir not tutucu' olan kadın sesini duyurabilecek mi İçindeki ses dışarı çıkabilecek mi Daha mühimi, bir noktada, 'içindeki bal porsuğu' çıkacak mı dışarı 'Kendi dişlerini korkusuzca gösteren' bal porsuğunu bulabilecek miİlk erkekler alkışladıElvin Aydoğdu tekerlekli bir ofis masası ve bir dizi oyuncak erkek figürüyle baş başa sahnede. Kendisiyle, başından geçen olayla ve etrafını saran erkeklerin yalan bilmişlikleriyle, sertlikleriyle, öfkeleriyle, sahiplenmeleriyle, kısaca hadsizlikleriyle ince ince dalga geçerek ve sakince kuruyor anlatısını. Sürprizini bozmayalım ama muhtemelen her kadının yaşadığıbir gün yaşayabileceği bir derdi var ve fakat asıl mesele o dert değil. Mesele, kadın olarak nefes alamadığı herhangi bir durumda içindeki bal porsuğunu çıkarıp çıkaramayacağı... Mesele, sesini, varlığını, fikrini, içinde bastırdığı haykırışı kullanıp kullanamayacağı. Tek bir gece içinde; işyerinin bulunduğu Maslak'ta başlayıp mahallesi Galata'da süren ve gayet de eğlenceli akan hikâye ilerledikçe bunu merak ettiriyor anlatıcı bize. Finalde tatmin de ediyor, heyecanla alkışlatıyor da. Gittiğim gösterimde ilk ayağa fırlayıp alkışlayanların erkek seyirciler olduğunu da not etmeli.Haberin DevamıHikâyedeki