Futbolumuz artık skandallarla anılan, yalanın ve dolanın eksik olmadığı, kaypaklığın zirve yaptığı bir ortam oldu. Sistem tamamen siyasetin üzerine kurulduğundan kulüp yöneticilerinin bile resmen olmasa da atamayla geldiğini anladık. Zaten günlük yaşantımızda da tepki göstereceğimiz birçok olayı artık garipsemiyor, tepkisiz insanlar haline geliyoruz. Örneğin yaklaşan TFF seçimleriTFF seçimlerine sayılı gün var. Geçmişte telefonunda 'bylock' olduğu iddia edilen, kardeşi FETÖ'den yargılanan eski bir kulüp başkanı aday oldu. Üstelik, "Ankara'dan onay aldım" diyecek kadar da cüretkâr. Fenerbahçe Başkanı canlı yayında bas bas bağırıyor ama kimse oralı olmuyor. Diğer başkanlar ise duyma engelli gibi davranıyor. Bir de işin başka bir yanı daha var...Nihat Özdemir kaçar gibi istifa etmişken, hakem camiası birbirine girmişken, futbol bileşenleri uyumsuz bireyler haline gelmişken mevcuttaki birçok yönetici ise liyakatten uzakken, yeni bir iş insanı (!) bulmak zor olmasa gerek. Kim gelirse gelsin bunlardan daha iyi yapar zihniyeti...Voleybol Federasyonu Başkanı Akif Üstündağ ile telefonda görüştüm. Gerçi açıklama yapmıştı ama ben siyasetteki 24 saat kuralını düşünerek o soruyu sordum. Size cevabını aynen aktarıyorum: "Benim ismimim geçmesi gurur verici ancak herkes zannediyor ki biz voleybolu bir günde