Metin And ile birlikteyiz

Metin And, üstünde yaşadığımız topraklarda tiyatro üstüne en çok bilimsel yayın üretmiş kişidir. Kanıtlamam olanaksız ama belki dünyada da bu bakımdan tektir. 1927 doğumlu hocamızı, ustayı 2008'de yitirmiştik. Yapıtları ise yeni basımlarla kültür-sanat dünyamızı aydınlatmayı sürdürüyor. İlk baskıları ölümünden sonra yapılmış 10 kitabı yanında yeni baskıları yapılacak 10 yapıtı da gündemde. Hepsini Yapı Kredi Yayınları üstlenmiş.

Prof. Dr. And'ı yitirişimizin 15. yılında düzenlenen etkinlikler çeşitli boyutları kucaklıyor. Çünkü karşımızda yalnız tiyatro bilimcisi değil, çarşı ressamlarından baleye, minyatür sanatından gözbağcılık hünerine, Anadolu kültüründen kaynaklanan çocuk ve yetişkin oyunlarından, halk danslarına, genel olarak halk bilimine, söylenlere (mitlere) ulaşan bir çizgide araştırma yapma adına gecesini gündüzüne katmış bir usta var.

And'ı anma çalışmalarından biri, Ankara'da 29-30 Eylül ve 1 Ekim tarihlerinde Goethe Enstitüsü Ankara, Cin Ali Eğitim ve Kültür Vakfı, Mangala Oyunu Derneği ve Arşivciler Platformu işbirliğiyle gerçekleştirildi.

METİN AND ARŞİVLERİ KORUNUYOR

Etkinliklerin ilk gününde Metin And'ın kızı Esra And, 15 yıl içinde babasının arşivi ve çalışmalarıyla ilgili neler yapıldığını ve yapılacağını dillendirdi. Arşivlenen malzemenin yoğunluğu dikkat çekiciydi: Ustanın kitaplığında bulunan 10 bine yakın yapıt, kendisine imzalanmış veya da çalışmalarında kullandığı metinler, illüzyon kütüphanesi, 15 bin dia, 3 bin dolayında fotoğraf, mask ve zar koleksiyonu, Karagöz tasvirleri, 500 dolayında klasik müzik plağı, kişisel fotoğrafların, 1500 makalesininyazısının ve TRT Radyo'ya yaptığı "Baleye Çağrı" izlencesinin dijital ortama geçirilmesi, dahası, çeşitli kurumlara verilmiş benzer Metin And arşivleri...

Etkinliğin 2. gününde ise Metin And'ın editörü ve çalışma arkadaşı Sabri Koz, Metin And'ı, kitapları ve makalelerinden yola çıkarak anlattı. Koz'un konuşmasını TRT'nin 2000 yılında hazırlamış olduğu "Portreler 'Metin And Belgeseli'" izledi. Ardından da Güniz Gürer, ustanın "Çocuk Evreninde 'Oyun İçin Oyun'" makalesini sundu.

2. günün ilerleyen saatlerinde, Turan Tanyer 1950 ve 60'ların kültür kenti Ankara'nın panoramasını çizerek "Ankaralı Bir Rönesans Adamı" olarak tanımladığı Metin And'ı anlattı. Bir başka konuşmacı da bendim. Metin Bey'le yıllar boyunca mesai arkadaşlığı yapmış bir meslektaşı olarak, onun öğretim üyesi, akademisyen, yazar, dost ve "yol gösterici" olarak taşıdığı benzersiz özellikleri, kendi deneyimlerimden yola çıkarak dile getirmeye çalıştım. 2. günün etkinliği Metin And'ın 37 yıl boyunca yaşadığı Kavaklıdere Kâtip Çelebi Sokak No: 1 adresindeki Huzur Apartmanı'nın girişinde sergilenen -Çankaya Belediyesi'nin desteğiyle hazırlanmış- isim plakasının açılış töreniyle noktalandı.