Millet uzaya çıktı, biz nelerle uğraşıyoruz!

Bireyler ve yöneticiler geleceğe dair hedeflerini belirlerken iki tür analiz yaparlar. Birincisi pozitif analiz denilen, yani "mevcut durumu", "olanı", "içinde bulunduğumuz hali" anlamaya çalışan analizdir. İkincisi ise "normatif analiz" denilen, yani "olması isteneni, izlenecek politika neticesinde varılacak sonucun tahminini" içeren analiz türüdür.Genel eğilim normatif analize yani "varılmak istenen noktaya dair politika önerilerine" daha fazla önem vermek yönündedir. Çünkü bu eğilime göre; mevcut durum ortadadır o halde olması gerekene odaklanmak ve onun için mesai harcamak daha akıllıcadır.Ancak burada gözden kaçan, mevcut durumun doğru tahlili başarılı politika için olmazsa olmazıdır.Basit bir model kuralım; kamu politikaları sizi "A" noktasından "B" noktasına götürmeyi hedefler. Çünkü politika yapıcılarının analizlerine göre "B" noktası her anlamda (ekonomi, hukuk, demokrasi vb.) daha iyi bir düzeydedir.Tam bu noktada politikacıların neden çok donanımlı ve dürüst olmaları gerektiği ortaya çıkar:Her şeyden önce gerçekten "A" noktasında mıyız "A" değil de "C" noktasındaysak ve yönetim bunun farkında değilse ne olacak Eğer politika yapıcılar mevcut durumumuzu yanlış analiz ettilerse rota baştan yanlış çizilmiştir. Biz "A" noktasında olmadığımız halde kendimizi orada zannediyorsak ve A'dan B'ye gitmeye çalışıyorsak, "B" noktası gerçekten iyi bir hedef olsa bile, artık oraya ulaşmaya çalışmak mantıklı bir hedef değildir. En az "B" noktası kadar iyi olan "D" noktası belki de bizim mevcut bulunduğumuz yer için daha akıllıca bir hedeftir. (Bu varsayımlarda noktalar birbirini takip eden doğrusal düzlemde değillerdir. "B" "A"dan üstündür "D" "C"den üstündür ancak "A" ile "C" ve "B" ile "D" arasında üstünlük mukayesesi yoktur.)Politika yapıcıların doğru hedefi seçebilme kabiliyetini haiz olmaları gerekir. "B" noktası kaynak israfından başka bir şey olmayan bir nokta olabilir, inatla buraya gitmeye çalışmak akıllıca değildir. Diğer yandan "B" noktası ortalama düzeyde iyi olabilir ancak "B" noktasından daha iyi bir nokta varsa ve bunu bulamıyorlarsa, politika yapıcılar için hala yetersiz ve beceriksiz diyebiliriz. Yani politikacı mevcut veriyi işleyebilecek kabiliyette olmalıdır.Diğer iki maddedeki çekincelerimizin gerçekleşmediğini varsayalım. Yani gerçekten "A" noktasında olduğumuzu ve "B"nin mevcut koşullar altında varılacak en iyi hedef olduğunu kabul edelim. Politika yapıcı "A"dan "B"ye giderken en kısa en verimli ve kimsenin