İşin fıtratı ölüme mahkûm edilemez (2)

Kur'an ayetleri, Kur'an'ın belirttiği üzere muhkem (Hac Suresi52) ve müteşâbih ayetlerden oluşur. (Al-i İmran7) Muhkem, manaya delaleti başka beyana ihtiyaç duymayacak kadar açık, tek manalı; müteşâbih ise açıklamaya ihtiyaç duyulan ve birden fazla anlam taşıma ihtimali olan demektir. Zumer Suresi, 23. Ayet, Kur'an'ı "sözün en güzeli" ve "müteşâbih Kitap" olarak niteler. Ayetlerin bazılarının muhkem bazılarının müteşâbih nitelik taşıması kaderin içinde yer aldığı kimi konuların anlaşılmasını güçleştirir. Diğer taraftan müteşâbih ayetler, zamanla-zeminle-zihinle doğru orantılı olarak yorum yapma imkânı tanır. Mâtürîdî'ye göre ayetler muhkem bile olsa, araştırmadaki yetersizlik, alışkanlıklar, ön kabuller ve taklit, dini gerçeklerin anlaşılmasının önündeki engellerdir.Geçen hafta değindiğimiz hususlara ilaveten, kader konusu, Kur'an'da, doğrudan iman edilmesi gereken esaslar arasında yer almaz. "Ey iman edenler; Allah'a, Resulüne, Resulüne indirdiği kitaba ve daha önce indirilen kitaplara imanda sebat edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahireti inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur." (Nisa-136) (Ayrıca bkz, Bakara-177) Görüldüğü üzere iman esasları arasında kadere iman yoktur. Dolayısıyla kelamcılardan bazıları, sorumluluk gerektiren insani eylemleri kaza ve kaderin dışında tutmuşlardır. Allah'ın sıfatları içinde yer alan, her şeyin yaratıcısı olması, gaybı biliyor olması, ilmi ile her şeyi kuşatıyor olması, gizli-açık olan bitenden haberdar olması kadere kanıt değildir. Prof. Dr. Hüseyin Atay; "Kur'an'da kader kelimesi ve birçok türevleri kullanılıyor, ancak türemişlerin hiçbiri imanla ilgili değildir. Kader kelimesi ve türevleri evrenin maddi ve sosyal ölçümleme kanunlarını (sünnet-i ilahiye) anlatır. İnsanın özgür iradesiyle ilgili ve alakalı değildir. Kaderin olduğu yerde özgür irade olmaz. Özgür iradenin olduğu yerde de kader yoktur. Kaderin varlığı hem insanlığı hem de vahyi temelinden yok eder. İnsanı hayvan gibi sorumsuz yapar. Kadere iman var demek, insanın özgür iradesi yok demektir. Allah'ın onun alnına yazdığından başka bir şey yapamaz demektir. İnsanın bütün işlerini Allah yapar demek, Allah'a iftiradan başka bir şey sayılmaz. Bütün Müslümanları asırlarca perişan eden sorumsuzca davranmalarının sebebi bu yanlış inançtır. Bu yanlış inancın cezasını çekiyorlar. Memlekette ve İslâm dünyasında bu kadar akıl almaz bozuklukların ve bozgunculukların baş nedeni kadere inanmanın getirdiği sorumsuzluk duygusundan başka bir şey değildir" der. (Hüseyin Atay, Kur'an'da İman Esasları ve Kader Sorunu)KADER-AHİRET ÇELİŞKİSİ"Rabbin dilediğini yaratır ve seçer. İnsanların bu hususta seçme hakkı ve yetisi yoktur. (Kasas-68) mealinde, Allah'ın her şeyi dilediği gibi yarattığına yönelik ayetler olduğu gibi; "De ki, Hak, Rabbinizdendir. Artık dileyen inansın, dileyen inkâr etsin" mealinde, insana tam sorumluluk veren ayetler de vardır. Bu noktada, temel kavramlar zemininde, ayetlerin hem birbirleri arasındaki uyumun hem de Kur'an'ın ruhuna uygunluğunun korunması gerekir. Örneğin determinist bir bakışla 'her şey belirlenmiştir, her şey kaderdir' dedikten sonra, ardından 'ahirette