Son söylenmesi gerekeni en başta söyleyelim: Kosova'nın kuzeyinde yaşanan olayların arka planında Sırbistan devleti var. Bu ülkenin orkestra şefliğinde hareket eden Kosovalı Sırplar, Bosna'da Republika Sırpska-RS ile elde edilen haksız kazancın bir benzerini "Sırp Belediyeler Birliği" üzerinden temin etmenin gayretindeler.

Bu doğrultuda

Belgrad yönetimi, Sırp nüfusun çoğunlukta olduğu, Kosova'nın kuzeyinde tansiyonu her daim eşik seviyesinde tutacak adımlar atıyor.Hatta dönem dönem kan akacak seviyelere ulaşan gerilimin azalmasına müsaade etmiyor. Böylelikle, Kosova'nın istikrarsızlık bataklığına saplanmasını arzu ediyor.

Sırbistan, kimi zaman ülkenin kuzeydeki madenlerin işletmesini, kimi zaman Sırp Belediyeler Birliği'ni, kimi zaman da plaka ve kimlik meselesini bahane ediyor. Ancak nihai hedef hiç değişmiyor: "Kosova'yı Bosnalaştırmak."

Belgrad yönetimi, ülkenin kuzeyinde yaşayan aşırı milliyetçi Sırplar eliyle, Kosova'da birçok kanunsuz eyleme ve şiddet olaylarına imza atıyor. Sırbistan'dan gelen terörist Sırplar ve Rus paramiliter Wagner grubu mensupları, bölgedeki kanunsuzluk ve şiddettin artmasına önemli katkı sunuyorlar.

Fazla uzağa gitmeyelim. Yakın zaman önce: Belgrad eksenli Sırp çeteler, Kosova Cumhuriyeti Merkez Seçim Komisyonu'nun bölgedeki bürolarını kundakladılar.

Bitmedi.

Sırp teröristler, Mitroviça'nın kuzeyinde, uzun namlulu silahlar ile NATO'nun Kosova Barış Gücü-KFOR askerlerine ateş açtılar.Üç KFOR askeri, Sırp çetecilerin silahından çıkan mermilerle yaralandılar.

Dahası var.

Sırbistan'dan gelen Sırplar, Kosova Polisi'ne yönelik terör eylemleri gerçekleştiriyorlar. Üç Kosova Polisi, Kosova Cumhuriyeti sınırları içerisinde, Sırbistan Jandarması tarafından kaçırıldılar.

Evet, doğru duydunuz: Sırbistan, Kosova Cumhuriyeti devlet görevlilerini kaçırdı! Günlerce, kanunsuz şekilde, Sırbistan'da esir tuttu.

Aslına bakılırsa, bu, Sırpların Kosova topraklarındaki ilk kanunsuz eylemi değil.

Kosovalı Sırplar, Kosova Cumhuriyeti bayrağı başta olmak üzere hiçbir devlet sembolünü tanımıyor. Ülkenin kuzeyinde, her yere, Sırbistan bayrağı ve devlet sembollerini asıyorlar. Vergi vermiyor, elektrik ve su faturası ödemiyorlar.

Hal böyle olunca: Kosova Elektrik Dağıtım İşletmesi-KOSTT, Sırp nüfusun çoğunlukta olduğu, Kuzey Mitroviça, Leposaviç, Zveçan ve Zubin Potok gibi belediyelerdeki elektrik maliyetlerini karşılamak için Kosova Hükümeti'nden onlarca milyon Euro talep etmek zorunda kalıyor.

Kosovalı Sırplar, bütün bunlara rağmen, hâlâ kendilerine yeterli hak tanınmadığını ileri sürüyorlar. Sırbistan Cumhurbaşkanı Vuçiç ise Kosova Cumhuriyeti'nin bölgede devlet düzeni tesis etme gayretlerini "Sırpları temizleme çabasının bir parçası" olarak nitelendiriyor.

Ne desek yeterli gelmez, gelmiyor. O kadar çok yalan söylüyorlar ki doğrularına bile inanmakta zorlanıyoruz.

Bilerek ve isteyerek tekrara düşelim: Kosova'nın kuzeyinde yaşanan olayların arka planında Sırbistan devleti var.

Hafta sonu Kosova'nın kuzeyindeki Leposaviç bölgesinde, Belgrad merkezli teröristlerin Kosova polisine yönelik saldırısı, bunun en son ve somut kanıtlarından bir tanesidir. Bu saldırı sonucunda Afrim Bunjaku isimli polis şehit olurken, iki polis de yaralandı.