Saraybosna, Gazze'nin yanında

Güçlüler ve zalimler kader birliği yapmazlar, işbirliği yaparlar. Kader birliği yapanlar, haklılar ve mazlumlardır. Gazze ile Saraybosna arasında da böyle bir durum söz konusudur. Bu iki şehir işbirliği değil, kader birliği yapmaktadır. Birbirlerinin dünya ve ahiret kardeşidirler.

Tam da bu doğrultuda: Siyonist rejimin Gazze'ye yönelik saldırı, Saraybosna'yı hareket geçirdi. Gazze'nin sarışın yol arkadaşları, Çetnik Sırpların yok etmek istedikleri, eski belediye binası önünde tek yürek oldular. Viyeçnitsa Kütüphanesi'nin önünden, Siyonist zorbalığa karşı, Gazze halkıyla el ele oldukları mesajını verdiler.

Çünkü

Saraybosna, kötülükten medet ummuyor. İyiliğin kendisini güzel ve temiz tutacağına olan inancını muhafaza ediyor.

Saraybosna, kendisi için dilediğini kardeşleri için de istiyor. Menfaati değil, mensubiyeti önceliyor. Güçlünün değil, haklının yanında olmayı.

Saraybosna, dostlukta sebat ediyor. Arkadaşlıkta ısrar ediyor.Vefa, mesuliyet ve merhamet duygusuyla, hareket ediyor. Allah'ın rızasını ve kulun hakkını gözetiyor.

O gün Saraybosna Belediye Başkanı Benyamina Kariç, meydanda toplananlara, gözyaşları içerisinde bir konuşma yaptı. Gazze'deki vahşeti Bosna Savaşı'nda yaşanan tecrübeyle değerlendirdi: "Suya, yemeğe muhtaç olmak ne demek, en iyi biz biliriz. Çocukların ölümüne şahit olmak ne demek, en iyi biz biliriz. Modern tarihin en uzun süre kuşatma altında kalan şehri Saraybosna elbette Gazze'nin yanında duracaktır. Saraybosna akıt gözyaşını, Gazze ölüyor!"

Benyamina Kariç, Boşnak Hasan'dan olma ve Sırp Ortodoks Branka'dan doğma bir çocuk olarakdünyaya gelmiş. Bir televizyon programındaki ifadesine göre ailesinde Yahudiler de var.

Kariç, Bosna Hersek bağımsızlığını ilan ettiğinde, henüz bir yaşındaydı. Tarihin yanı sıra hukuk eğitimi aldı. Roma hukuku üzerinde doktora yaptı. 2020 yılında dünyaya gelen bir evladın annesidir.

Kariç, rahmetli Aliya İzetbegoviç'in partisine mensup değil. Tıpkı Aliya'nın SDA'yı birlikte kurduğu birçok arkadaşı gibi, onunla aynı dünya görüşünden bile değil. On sekiz yaşında üye olduğu Sosyal Demokrat Parti'den, doğduğu şehre belediye başkanı oldu.

Bütün bunları yazmaktaki amacım, elbette Banyamina Kariç'in biyografini kaleme almak değil. Gazze'deki Siyonist teröre karşı çıkan herkes 'Hamas'ı desteklemekle' itham ediliyor, 'terörist' yaftası yapıştırılıyor. Kariç, hiç de buna elverişli bir figür değil. Onu tanımlayabilecek en kısa ifade, Avrupa'nın Kudüs'ü olarak bilinen, Saraybosnalı olmasıdır.

Benyamina Kariç, Gazze ile Saraybosna arasında bir ayrım yapmıyor. Gazze'yi savunmak ile Saraybosna'yı savunmak arasında bir fark görmüyor. Çetnikler ile Siyonistlerin aynı yolun yolcusu olduğunu çok iyi biliyor.

Bilmeyenler, unutanlar için birkaç hatırlatma yapalım.

Sırplar, Bosna Hersek diye bir devleti kabul etmediler. Boşnakların varlığını inkâr ettiler. Bağımsızlık isteyen Bosnalıları öldürdüler. Siyonistler de Filistin devletini kabul etmiyorlar. Filistinlilerin varlığını inkâr ediyorlar. Gazze'deki, Batı Şeria'daki Filistinlileri öldürüyorlar.

Saraybosna halkı, yıllarca, Sırp ablukası altında havadan ve karadan yağdırılan bombalara karşı yaşam mücadelesi verdi. Siyonistler de yıllardır Gazze halkını abluka altında tutuyorlar. Gazze'yi havadan, karadan ve denizden bombalıyorlar.

Çetnik keskin nişancılar, Saraybosna tepelerinden erkekleri, kadınları ve çocukları hedef aldılar. Siyonist katiller de adeta Gazzeli çocuklar üzerinde atış talimi yapıyor.